Blog
22 Temmuz 2025

Okullar İçin Elektrikli Araç Şaj İstasyonu Kurulumu

İçindekiler

Okullar için elektrikli araç şarj istasyonu nedir?

Okullar için elektrikli araç şarj istasyonu, okul kampüslerinde elektrikli otomobillerin bataryalarını güvenli ve hızlı şekilde doldurmaya yarayan tesislerdir. Bu istasyonlar, fosil yakıtlı araçlara benzer biçimde bir enerji dolum noktası işlevi görür. İçerisinde genellikle bir veya daha fazla şarj ünitesi bulunur ve bu üniteler standartlara uygun bağlantı kabloları ile araçlara elektrik enerjisi aktarır. Okullarda kurulan şarj istasyonları, öğretmenler, okul personeli, öğrenci velileri ve hatta okul ziyaretçilerinin elektrikli araçlarını park halinde iken şarj edebilmelerini sağlar. Bu istasyonlar sayesinde karbon emisyonları azalır, çevreye duyarlı ulaşım teşvik edilir ve okullar örnek bir sürdürülebilir uygulama sergiler.

Şarj istasyonları genellikle AC (Alternatif Akım) veya DC (Doğru Akım) tipinde olabilir. AC istasyonları, şehir şebekesinden aldığı alternatif akımı araç üzerinde doğru akıma çevirerek bataryayı şarj ederken; DC hızlı şarj istasyonları şebekeden alınan elektriği istasyon içinde doğru akıma çevirip doğrudan bataryaya aktarır. Sonuç olarak, AC istasyonlar genellikle daha uzun sürede şarj sağlarken, DC istasyonlar daha kısa sürede yüksek miktarda enerji aktarabilir. Okullarda kullanım amacıyla, güvenlik standartları (örneğin uluslararası IEC 62196 standardı) gereği uygun altyapı kurulur ve elektrik akışı kontrol altında tutulur. Türkiye’de 2025 yılı itibarıyla bu tip istasyonların kurulumu, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) tarafından belirlenen yönetmeliklere uygun şekilde yapılmalıdır.

Okul yönetimi olarak siz, böyle bir istasyonu kurarak hem elektrikli araç kullanıcılarına kolaylık sağlamış olur hem de öğrenciler için çevre dostu teknolojilere örnek bir uygulama sunmuş olursunuz.

Okullar için elektrikli araç şarj istasyonu kurulumunun faydaları nelerdir?

Elektrikli araç şarj istasyonlarının okullarda kurulması pek çok açıdan fayda sağlar:

  • Çevresel Fayda: Okul bünyesinde şarj imkânı sunmak, fosil yakıt kullanımını azaltarak karbon ayak izini düşürür. Elektrikli araçlardan kaynaklanan karbon emisyonları sıfıra yakındır ve bu sayede okullar çevreye duyarlı bir profil sergiler. Bu girişim öğrencilerde de çevre bilincini artırmaya yardımcı olur.
  • Eğitsel Katkı: Teknolojiye uyum sağlayan bir okul, öğrencilerine sürdürülebilirlik konusunda canlı bir örnek sunar. Elektrikli araç şarj istasyonu sayesinde öğrenciler, derslerde teorik olarak öğrendikleri temiz enerji ve teknoloji kavramlarını günlük yaşamda gözlemleyebilirler. Bu durum, genç nesillerin yenilikçi teknolojilere aşinalığını artırır ve STEM eğitimini destekler.
  • Zamandan Tasarruf: Öğretmenler, okul çalışanları ve veliler okulun otoparkındaki istasyonlarda araçlarını şarj ederek ayrıca bir şarj noktası aramak zorunda kalmazlar. Bu, günlük planlamada kolaylık sağlar ve okul zamanı içinde araçların dolmasını mümkün kılar.
  • Kurumsal İtibar ve Liderlik: Okullar, bünyelerinde elektrikli araç şarj altyapısı kurarak çevre dostu ve modern bir imaj kazanır. Bu da okulun prestijini artırır; veli ve ziyaretçiler nezdinde yenilikçi ve sorumlu bir kurum olarak algılanmasına katkı yapar. Aynı zamanda diğer eğitim kurumlarına örnek teşkil ederek sürdürülebilir uygulamaların yaygınlaşmasına öncülük eder.
  • Yasal Uyumluluk ve Geleceğe Hazırlık: Türkiye’de yeni binalar için otopark alanlarının en az %5’inde elektrikli araçlara uygun düzenleme yapılması zorunlu hale gelmiştir. Okulların şimdiden şarj istasyonlarına yer vermesi, gelecekteki mevzuat gerekliliklerine uyumu kolaylaştırır ve ileride oluşacak elektrikli araç talebine hazırlıklı olmayı sağlar.

Bu faydalar göz önüne alındığında, okul kampüslerinde elektrikli araç şarj istasyonu kurulumu hem sosyal sorumluluk gereği hem de eğitimsel fırsatlar yaratması nedeniyle önemli bir adım olarak değerlendirilebilir.

Okullar için elektrikli araç şarj istasyonu kurmak için hangi izinler ve mevzuat gereklidir?

Elektrikli araç şarj istasyonu kurulumunda, okulların uyması gereken izin ve mevzuat süreçleri vardır. Türkiye’de 2025 itibarıyla bu alandaki düzenlemeler şu şekilde özetlenebilir:

  1. Belediye ve İmar İzni: Okul kampüsünde inşaat veya altyapı değişikliği gerektiren şarj istasyonu kurulumları için bağlı bulunulan belediyeden izin almak gerekebilir. Özellikle istasyonun kurulacağı alan açık otoparkta ise, belediyenin imar ve çevre düzenlemesi kurallarına uyulmalıdır. Yeni otopark düzenlemelerine göre, 20’den fazla araçlık yeni otoparkların en az %5’inin elektrikli araçlara uygun hazırlanması şarttır. Bu yönetmelik kapsamında okullar, otopark projelerinde şarj ünitelerini dahil etmelidir.
  2. Elektrik Dağıtım Şirketi Onayı: Şarj istasyonunun şebekeye bağlanabilmesi için bölgenin elektrik dağıtım şirketinden onay alınması gerekir. Okulun bulunduğu bölgedeki dağıtım şirketine (eski TEDAŞ’a bağlı ilgili kuruluş) istasyon kurulumu için başvuru yapılır. Dağıtım şirketi, okulun mevcut elektrik bağlantısının kapasitesini değerlendirir ve gerekirse güç artırımı veya trafo merkezinde iyileştirme talep edebilir. Başkent EDAŞ gibi dağıtım firmaları, şarj istasyonu bağlantı başvurularını çevrimiçi portallar üzerinden alabilmektedir.
  3. EPDK Lisansı (Gerekli Durumlarda): Eğer okul, kuracağı istasyonu ticari bir amaçla, herkesin kullanımına açık şekilde işletmek ve araç sahiplerinden ücret almak istiyorsa, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’ndan “Şarj Ağı İşletmeci Lisansı” alması gerekir. 2022’de yayımlanan Şarj Hizmeti Yönetmeliği uyarınca, elektrikli araçlara şarj hizmeti sunmak başlı başına bir piyasa faaliyeti olarak tanımlanmıştır ve bunun için EPDK lisansı zorunludur. Lisans alabilmek için şirket statüsünde tüzel kişilik olma, asgari 4,5 milyon TL sermaye gibi şartlar bulunmaktadır. Ancak okul bünyesinde sadece okul araçlarına veya personele ücretsiz hizmet sunulacaksa, ticari bir şarj hizmeti sayılmayacağından lisans gerekmeyebilir. Bu ayrımın netleştirilmesi için EPDK veya uzman danışmanlarla görüşmeniz tavsiye edilir.
  4. Elektrik Projesi ve Uygunluk: Şarj istasyonu kurulumunda, okulun elektrik tesisatında değişiklik yapılıyorsa yetkili bir elektrik mühendisi tarafından proje çizilmesi ve bu projenin ilgili kurumlarca onaylanması gerekebilir. Projede, şarj istasyonunun bağlantı şeması, koruma elemanları ve güvenlik tedbirleri belirtilir. Ayrıca TEDAŞ tarafından geçmişte uygulanan elektrik iç tesisatı yönetmelikleri ve standartlarına uyum sağlanmalıdır.
  5. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Düzenlemeleri: Çok büyük ölçekli projelerde (örneğin birden fazla hızlı şarj ünitesinin kurulduğu kampüs projeleri), gerek duyulursa Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile ilgili işlemler yapılabilir. Ancak okul bazında genellikle belediye ve EPDK süreçleri yeterli olmaktadır.

Özetle, siz okulunuza şarj istasyonu kurmak istediğinizde önce yerel yönetim ve dağıtım şirketi ile temas kurmalı, ticari işletme niyetiniz varsa EPDK lisans koşullarını değerlendirmeli ve tüm süreci yürürlükteki mevzuata uygun planlamalısınız. Gerekli görüldüğünde uzman bir elektrik danışmanından destek alarak yasal izinleri eksiksiz tamamlamak önemlidir.

Okullar için elektrikli araç şarj istasyonu kurulum maliyeti ne kadardır?

Bir okulda elektrikli araç şarj istasyonu kurulum maliyeti, seçilen şarj cihazı türü, istasyon sayısı ve mevcut altyapının durumu gibi çeşitli faktörlere bağlı olarak değişkenlik gösterir. 2025 yılı itibarıyla Türkiye’de ortalama kurulum maliyetleri şu aralıklarda seyretmektedir:

  • AC (Alternatif Akım) şarj istasyonu: Yaklaşık 20.000 – 30.000 TL. Bu tip istasyonlar genellikle 22 kW ve altındaki güçlerde, daha basit duvar tipi (wallbox) veya zemin tipi ünitelerden oluşur. Okul otoparkında uzun süreli park eden araçların (örneğin gün boyu okulda kalan personel araçları) ihtiyaçlarını karşılamaya yöneliktir. AC ünitelerinin maliyeti nispeten düşüktür ve standart elektrik altyapısıyla uyumludur.
  • DC (Doğru Akım) hızlı şarj istasyonu: Yaklaşık 50.000 – 80.000 TL. Bu istasyonlar 50 kW ve üzeri güçlerde hızlı şarj imkânı sunan gelişmiş cihazlardır. Daha kısa sürede aracı şarj edebilse de cihaz maliyeti yüksektir ve genellikle ek altyapı yatırımı gerektirir. DC üniteler özellikle kısa süreli ziyaretlerde veya servis araçlarının hızlı dönüşümünde avantaj sağlar.

Yukarıdaki rakamlar, ekipman maliyetlerini ve temel kurulum işçiliğini içerir. Ancak ek maliyetler de olabilir:

  • Elektrik altyapı iyileştirmeleri: Okulun mevcut trafo gücü veya pano kapasitesi yetersizse, güç artışı için dağıtım şirketinden ek yatırım gerekebilir. Bu durumda trafo merkezi güç artırma, yeni kablo çekimi veya kompanzasyon sistemi kurma gibi harcamalar söz konusu olabilir.
  • İzin ve proje maliyetleri: Gerekli mühendislik projelerinin çizimi, onaylatılması ve ruhsatlandırma süreçleri belirli bir maliyet getirir. Örneğin, şarj istasyonu için ayrı bir elektrik projesi çizdirip onay almak gerekirse, bunun mühendislik hizmet bedeli olacaktır.
  • Kurulum ve işçilik: İstasyonun montajını yapacak elektrikçi veya yüklenici firmanın işçilik ücreti maliyete dahildir. Cihazların temeli, kablo kanal döşemesi, koruma ekipmanlarının montajı gibi kalemler bu kapsamda değerlendirilir.
  • Bakım ve işletme giderleri: İstasyon devreye alındıktan sonra rutin bakım (periyodik kontroller, yazılım güncellemeleri, temizlik) ve olası arıza giderim masrafları da uzun vadeli maliyet olarak düşünülmelidir.

Finansman konusunda, devletin veya yerel yönetimlerin sağladığı teşvik programları maliyeti düşürmeye yardımcı olabilir. Örneğin, bazı enerji verimliliği hibe programları veya çevre fonları, okullarda sürdürülebilir altyapı kurulumunu destekleyebilmektedir. Ayrıca özel sektör iş birlikleri ile (şarj ağı işletmecisi firmaların desteği gibi) kurulum maliyetinin paylaşılması mümkün olabilir (bu konuya aşağıda ayrıca değinilmektedir).

Sonuç olarak, siz okulunuz için bir şarj istasyonu planlarken, yukarıdaki unsurları dikkate alarak bir bütçe çıkarmalı, birden fazla firmadan teklif alarak ve olası teşvikleri araştırarak en uygun maliyetli çözümü belirlemelisiniz.

Okullar için elektrikli araç şarj istasyonu için sağlanan teşvikler ve destekler nelerdir?

Türkiye’de elektrikli araç altyapısını geliştirmeye yönelik teşvik ve destek mekanizmaları son yıllarda giderek artmaktadır. Okullar gibi eğitim kurumları da bu desteklerden yararlanarak şarj istasyonu projelerini daha kolay hayata geçirebilirler. İşte dikkat çeken bazı teşvik ve destek unsurları:

  • Devlet Teşvikleri: Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile EPDK, elektrikli araç kullanımını teşvik edici adımlar atmıştır. Örneğin, 2022 yılında yürürlüğe giren Şarj Hizmeti Yönetmeliği çerçevesinde, lisanslı şarj ağı işletmecilerine çeşitli kolaylıklar sağlanmıştır. Lisans ücretleri belirli bir seviyede tutulmuş ve başvuru süreçleri hızlandırılmıştır. Her yıl EPDK tarafından açıklanan şarj istasyonu azami tarifesi sayesinde kullanıcıların korunduğu bir piyasa oluşturulmuş, bu da yatırımların geri dönüşünün öngörülebilir olmasına katkı yapmıştır.
  • Altyapı Destekleri: Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın düzenlemeleri ile yeni yapılarda şarj altyapısı zorunlu hale getirilerek dolaylı bir teşvik yaratılmıştır. Yeni okul binalarında en az %5 otopark yerinin şarj ünitelerine uygun olması şartı, müteahhitleri bu sistemleri kurmaya yönlendirmektedir. Bu sayede okullar, bina inşaat aşamasında şarj altyapısını entegre etmiş olarak teslim alabilirler.
  • Hibe Programları: Zaman zaman Avrupa Birliği fonları veya kalkınma ajansları aracılığıyla enerji verimliliği ve sürdürülebilirlik projeleri kapsamında hibe çağrıları açılmaktadır. Örneğin, YEŞİL OKUL ya da çevre dostu okul projeleri kapsamında yenilenebilir enerji sistemleriyle birlikte şarj istasyonu kurulumuna destek sağlanabilmektedir. Bursa’da uygulanan “Çevre Dostu Okul” projesi kapsamında bir okulun çatısına güneş enerjisi santrali kurulup elde edilen enerjiyle şarj ünitesi beslenmesi gibi modeller hayata geçirilmiştir. Bu tür projelerde ilgili bakanlıklar ve özel sektör iş birliği protokolleriyle okullara finansman desteği verilmektedir.
  • Vergi ve Gümrük Muafiyetleri: Elektrikli araç şarj istasyonu ekipmanlarının ithalatında veya alımında sağlanan KDV indirimleri veya gümrük muafiyetleri de dolaylı destek sağlar. Örneğin, şarj cihazları belirli teşvikli ürün listelerinde ise okul bu cihazları temin ederken maliyet avantajı yakalayabilir. Ayrıca elektrikli araçlar için uygulanan ÖTV indirimleri dolaylı olarak şarj altyapısına talebi artırarak pazar büyüklüğünü destekler.
  • Özel Sektör Katkıları: Şarj ağı işletmecisi şirketler, kurumsal sosyal sorumluluk kapsamında veya pazar genişletme stratejisiyle okul gibi yerlere ücretsiz veya indirimli istasyon kurma teklifleri sunabiliyor.
  • Enerji Desteği ve Tarifeler: Elektrikli araç şarj istasyonlarının işletilmesi sırasında, okulların elektrik faturalarında aşırı yükselme olmaması için bazı düzenlemeler mevcuttur. Eğer okul, kendi bütçesiyle ücretsiz hizmet veriyorsa, Milli Eğitim Bakanlığı gibi kurumlar enerji maliyetlerine yönelik ek ödenekler çıkarabilir. Ticari işletmeler ise EPDK’nın belirlediği tavan fiyatlar doğrultusunda ücretlendirme yaparak yatırım geri dönüşünü sağlayabilir.

Özetle, siz okulunuza bir şarj istasyonu kazandırmak isterken hem kamu kurumlarının sunduğu resmi teşvikleri hem de özel sektör olanaklarını araştırmalısınız. Güncel destek programlarını takip ederek ve gerekirse proje başvuruları yaparak, sürdürülebilir ulaşım hedefinize daha düşük maliyetle ulaşabilirsiniz.

Okullar için elektrikli araç şarj istasyonu teknik gereksinimleri nelerdir?

Okul kampüsünde bir elektrikli araç şarj istasyonu kurulurken uyulması gereken teknik gereksinimler, güvenli ve verimli bir işletim için kritiktir. İşte temel teknik gereksinimler:

  • Elektriksel Altyapı Kapasitesi: Öncelikle okulun mevcut elektrik altyapısının şarj istasyonunu kaldırabilecek güce sahip olması gerekir. Ana pano, trafo ve besleme kablolarının, eklenecek yükü taşıyıp taşıyamayacağı bir elektrik mühendisi tarafından hesaplanmalıdır. Gerekirse, şarj istasyonu kurulumu öncesi okulun bağlantı gücü artırılır veya ayrı bir besleme hattı çekilir. Örneğin, 22 kW’lık AC bir ünite için trifaze 400V besleme gerekirken, 50 kW üzeri DC istasyonlar için daha yüksek güç kapasiteleri planlanmalıdır.
  • Standartlara Uygun Ekipman: Kullanılacak şarj cihazlarının ulusal ve uluslararası standartlara uygun olması şarttır. Avrupa standardı IEC 62196 (Type 2 konnektör gibi) elektrikli araç şarj soketlerinde yaygın olarak kullanılır ve güvenli şarjın anahtarıdır. Ayrıca IEC 61851 standardı, iletişim protokolleri ve güvenlik için temel oluşturur. Türkiye’de EPDK tarafından lisanslanan şarj ağı işletmecileri, istasyonlarının birlikte çalışabilirlik ve serbest erişim platformu standartlarına uygun olmasını sağlamak zorundadır. Bu da her istasyonun ortak bir ağda izlenebilir ve erişilebilir olmasını gerektirir.
  • Korumalar ve Güvenlik Donanımı: Elektrik tesisatında kaçak akım rölesi (RCD), aşırı akım koruma sigortaları ve topraklama tesisatı eksiksiz kurulmalıdır. Şarj istasyonları sürekli yüksek akım çekeceğinden, elektrik panosunda uygun değerli otomatik sigortalar ve gerekiyorsa aşırı gerilim koruyucular (surge protector) yer almalıdır. Topraklama direnci düşük seviyede olmalı ve yılda en az bir kez ölçülerek doğrulanmalıdır.
  • Fiziksel Yerleşim ve İşaretleme: İstasyonların kurulacağı yerler teknik açıdan uygun olmalıdır. Cihazlar su ve hava şartlarına karşı dayanıklı IP54/IP65 gibi muhafazalara sahip olmalıdır. Okulun otoparkında mümkünse kapalı veya yarı korunaklı bir alana monte edilmelidir. Şarj kabloları kullanım sırasında öğrencilerin veya yayaların takılmayacağı şekilde düzenlenmelidir (örneğin kablo askılıkları ile). Ayrıca istasyonun yanına uyarı ve bilgi levhaları konulmalıdır: “Yalnızca elektrikli araçlar için”, “Yetkisiz kişilerin açmaması gerekir” gibi ibareler güvenlik için önemlidir.
  • Şebeke Uyumluluğu ve Kalite: Şarj üniteleriyle okulun elektrik şebekesi arasındaki etkileşim de teknik bir konudur. Yüksek güçlü şarj esnasında oluşabilecek harmonikler ve reaktif güç etkileri için filtreleme ve kompanzasyon gerekebilir. Örneğin hızlı şarj ünitelerinde, şebeke harmoniklerini azaltmak için aktif filtre cihazları veya uygun tasarımlı doğrultucular kullanılır. Aynı şekilde, kompanzasyon panosu okulun mevcut reaktif güç kompanzasyon sistemiyle entegre edilerek, ceza bedelleri önlenmelidir.
  • İletişim ve Yazılım: Modern şarj istasyonlarının pek çoğu, bir merkezi yönetim sistemine (CMS) bağlı çalışır. Bu nedenle istasyonda internet bağlantısı (Ethernet, Wi-Fi veya SIM kart üzerinden) sağlanmalıdır. EPDK’nın zorunlu kıldığı Serbest Erişim Platformuna veri gönderebilmesi için istasyonun OCPP (Open Charge Point Protocol) gibi protokolleri destekleyen yazılıma sahip olması beklenir. Bu yazılımlar sayesinde istasyonun doluluk durumu, arıza bilgisi vb. uzaktan izlenebilir ve yönetilebilir.

Siz, okulunuz için istasyon seçerken teknik şartnamelerde yukarıdaki hususların karşılandığını kontrol etmelisiniz. Yetkili bir elektrik mühendisi tarafından hazırlanan proje ve uygun ekipman seçimiyle, istasyonunuz teknik olarak sorunsuz ve emniyetli bir şekilde faaliyet gösterecektir.

Okullar için elektrikli araç şarj istasyonu teknik gereksinimleri nelerdir?

Okullar için elektrikli araç şarj istasyonu teknik gereksinimleri nelerdir?

Okullar için elektrikli araç şarj istasyonu kurulumu için nereye başvurmak gerekir?

Bir okulda elektrikli araç şarj istasyonu kurulumunu gerçekleştirebilmek için birkaç kuruma ve kuruluşa başvurmak gerekebilir. Süreç adım adım aşağıdaki gibi ilerler:

  1. Elektrik Dağıtım Şirketi: İlk olarak, okulunuzun bulunduğu bölgedeki elektrik dağıtım şirketine başvurmanız gerekir. Dağıtım şirketi (örn. BEDAŞ, AYEDAŞ, TEDAŞ bölgesel dağıtımcıları) istasyonun şebekeye bağlanması ve gerekliyse güç artışı konusunda onay merciidir. Başvuru sürecinde, kurulacak istasyonun sayısı, gücü ve yeri gibi bilgiler paylaşılır. Dağıtım şirketi, okulun mevcut trafo ve bağlantı kapasitesini inceleyerek gerek duyulan altyapı çalışmalarını (örneğin yeni bir dağıtım kutusu tesisi veya kablo bağlantısı) belirtir. Bazı dağıtım şirketleri, web portalları üzerinden “şarj istasyonu bağlantı başvurusu” kabul etmektedir; örneğin Başkent EDAŞ bu konuda çevrimiçi yönlendirmeler sunar.
  2. Belediye ve İmar Birimi: İstasyona fiziki bir yapı (örneğin koruyucu sundurma, direk, yeni bir platform vb.) inşa edilecekse veya okul bahçesinde kazı yapmak gerekiyorsa, ilçe belediyesinin imar ve fen işleri biriminden izin alınmalıdır. Belediyeye verilecek dilekçede projenin krokisi, istasyon cihazlarının yeri ve varsa inşaat planı eklenir. Otopark alanlarındaki düzenlemeler, ağaç ve peyzaj etkileri de değerlendirilir. Bazı durumlarda belediye, trafik komisyonu veya imar komisyonu onayı da isteyebilir.
  3. Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK): Eğer okulunuz istasyonu ticari işletme olarak (herkese açık ve ücretli) kurmayı planlıyorsa, EPDK’ya şarj ağı işletmeci lisansı için başvurmanız gerekecektir. EPDK’ya başvuru, kurumun elektronik başvuru sistemi üzerinden yapılır ve gerekli belgeler (şirket kuruluş evrakları, sermaye yeterliliği, teknik planlar vb.) sunulur. Okul, bir şirket çatısı altındaysa veya bu iş için ayrı bir şirket kurduysa lisans başvurusu yapabilir. Ancak pek çok okul, lisans süreci karmaşık olduğundan, lisans sahibi bir şarj ağı işletmecisiyle anlaşarak istasyonu kurmayı tercih eder (bu durumda EPDK başvurusunu ilgili firma yapmış olur).
  4. Milli Eğitim Bakanlığı / İl/İlçe Eğitim Müdürlüğü: Eğer devlet okulundan bahsediyorsak, okul yönetimi il/ilçe milli eğitim müdürlüğüne de proje ile ilgili bilgi vermelidir. Özellikle devlet okullarında yapılacak altyapı değişiklikleri için üst makam onayı gerekebilir. Milli Eğitim Bakanlığı’nın “Çevre Dostu 1000 Okul” gibi projeleri kapsamında bu tip girişimler desteklenmektedir. Okul aile birliği bütçesi veya bağışlarla kurulacaksa da, resmi izin süreci için eğitim müdürlüklerinin bilgilendirilmesi önem taşır.
  5. Yetkili Elektrikçi ve Mühendislik Firmaları: Doğrudan bir idari makam olmasa da, fiilen başvurmanız gereken diğer bir merci yetkili mühendislik firmaları veya yüklenicilerdir. Proje çizimi ve uygulama için bir elektrik mühendisiyle çalışılmalı; TEDAŞ projelerine hakim bir mühendis, çizimleri hazırlayıp onaylatmalıdır. Ardından TEİAŞ onayına gerek olmamakla birlikte, bölgesel dağıtım şirketi şartnamelerine uygun şekilde saha çalışması yapılır. Montaj sonrası dağıtım şirketi tesisat kontrolü yapar ve enerji verilir.
  6. Şarj Ağı İşletmecileri (Opsiyonel): Okul, mevcut bir şarj ağına dahil olmak istiyorsa, ilgili şirkete başvuru yapar veya teklifte bulunur. Bu şirketler genellikle kendi lisansları kapsamında istasyonu kurar ve işletirler. Okulun buradaki rolü, yer tahsisi ve elektrik bağlantı iznini sağlamaktır.

Tüm bu başvuruların zamanlaması koordine edilmelidir. Siz, okul yöneticisi olarak önce niyetinizi netleştirip (ticari mi, sadece okul kullanımı mı) buna göre belediye ve dağıtım şirketi ile görüşmelisiniz. Gerekli izinleri aldıktan sonra kurulumu gerçekleştirecek teknik ekiplere onaylı projeyi teslim ederek işin icrasına geçilebilir. Süreç boyunca her aşamanın belgelendirilmesi ve resmi yazışmaların dosyalanması, ileride ortaya çıkabilecek sorulara karşı elinizi güçlü tutacaktır.

 

Okullar için elektrikli araç şarj istasyonu EPDK düzenlemeleri nelerdir?

Türkiye’de elektrikli araç şarj istasyonlarına ilişkin düzenlemeler, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) tarafından yayımlanan Şarj Hizmeti Yönetmeliği ve ilgili tebliğlerle belirlenmiştir. Okullarda kurulacak şarj istasyonları da bu düzenlemelerin kapsamına girebilir. İşte EPDK düzenlemelerinin ana hatları:

  • Şarj Ağı İşletmeci Lisansı: 2 Nisan 2022 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan yönetmelik ile, elektrikli araçlara kamuya açık şarj hizmeti vermek isteyenlerin EPDK’dan lisans alması zorunlu hale getirilmiştir. Bu lisans, “Şarj Ağı İşletmeci Lisansı” olarak adlandırılır ve lisansı alan tüzel kişiler tüm Türkiye’de şarj ağı kurup işletebilirler. Lisans almak için anonim veya limited şirket şeklinde örgütlenme, EPDK’nın belirlediği asgari 4.500.000 TL sermaye gibi koşullar vardır. Ayrıca lisanslar en fazla 49 yıl süreyle verilmekte olup, süre bitiminde uzatma başvurusu yapılabilir. Okul kendi başına bu lisansı almayacaksa, genellikle lisansı bulunan bir şirketle anlaşarak istasyonu işletme yoluna gider.
  • Tarife ve Fiyatlandırma: EPDK, şarj hizmeti kapsamında uygulanacak azami birim enerji fiyatını düzenler. Her yıl veya gerektiğinde EPDK tarafından tavan fiyat tarifesi belirlenir. 2025 yılı için Türkiye genelinde AC tip şarjlarda kWh başına yaklaşık 8,2 TL, DC hızlı şarjlarda 11,4 TL seviyelerinde tavan fiyat uygulanmaktadır. Bu, şarj hizmeti veren işletmecilerin kullanıcıdan alabileceği ücretin üst sınırını oluşturur. EPDK’nın tarife düzenlemesi, hem tüketiciyi korumayı hem de yatırımcılar için öngörülebilir bir gelir yapısı oluşturmayı amaçlar. Okul eğer kendi istasyonunda ücretlendirme yapacaksa bu tavan fiyatlara uymalıdır.
  • Sertifika ve Şarj İstasyonu İşletmecisi: Yönetmelik, “şarj ağı işletmecisi” ile “şarj istasyonu işletmecisi” kavramlarını ayırmıştır. Şarj ağı işletmecisi, EPDK lisansına sahip şirket olup, birden çok istasyonu kapsayan ağı işletir. Şarj istasyonu işletmecisi ise, bu lisanslı ağ ile yaptığı anlaşma (sertifika) kapsamında tekil istasyonları işleten taraf olabilir. Bir okul, lisans sahibi olmadan kendi istasyonunu işletmek isterse, bir şarj ağı işletmecisinden “istasyon işletmecisi sertifikası” alarak onun ağına katılabilir. Bu sayede EPDK lisans yükümlülüğü, ağ sahibi şirket tarafından karşılanmış olur.
  • Serbest Erişim Platformu: EPDK düzenlemeleri gereği, tüm lisanslı şarj ağı işletmecileri, istasyon verilerini anlık olarak Serbest Erişim Platformu adı verilen ulusal bir merkeze iletmek zorundadır. Bu platform sayesinde, herhangi bir kullanıcı Türkiye’deki tüm halka açık şarj istasyonlarının konum, doluluk, fiyat gibi bilgilerine tek noktadan erişebilir. Bu şeffaflık ve birlikte çalışabilirlik, okullar dahil her lokasyondaki istasyonun herkes tarafından bulunup kullanılabilmesini kolaylaştırır.
  • Yenilenebilir Enerji ve “Yeşil Şarj” Düzenlemeleri: 2023’te yapılan yönetmelik değişiklikleriyle, YEK-G (Yenilenebilir Enerji Kaynak Garanti) sistemi şarj hizmetine entegre edilmiştir. Lisanslı işletmeciler, dilerlerse bazı istasyonlarını “yeşil şarj istasyonu” ilan ederek, o istasyonda verilen enerjinin yenilenebilir kaynaklardan üretildiğini belgelemek durumundadır. Bu kapsamda okulların güneş enerjisi gibi temiz kaynaklarla desteklenen şarj istasyonları, YEK-G belgeleriyle yeşil istasyon statüsü kazanabilir ve platformda özel bir işaretle gösterilebilir.
  • Denetimler ve Yaptırımlar: EPDK, şarj ağı işletmecilerinin faaliyetlerini denetleme yetkisine sahiptir. Lisans koşullarına aykırı hareket eden, örneğin tarifeleri aşan veya hizmet sürekliliğini sağlamayan işletmecilere idari yaptırımlar uygulanabilir. Bu durum, okullar için genellikle doğrudan değil ancak anlaşma yaptıkları işletmeci firmayı seçerken güvenilir ve EPDK uyumlu bir şirket seçmeleri gerektiğini ima eder.

Özetle, okullar için şarj istasyonu kurarken EPDK’nın koyduğu kurallara uygun hareket etmek kritik önemdedir. Eğer okul yönetimi tüm bu düzenlemelerle doğrudan ilgilenmek istemezse, lisanslı ve deneyimli bir şarj istasyonu işletmecisi ile anlaşarak teknik ve yasal sorumlulukların büyük kısmını o firmaya bırakabilir. Ancak her halükarda, siz kullanıcılarınıza güvenli, mevzuata uyumlu ve sürdürülebilir bir hizmet sunmanız için bu düzenlemeleri göz önünde bulundurmalısınız.

Okullar için elektrikli araç şarj istasyonu kurarken elektrik altyapısı nasıl sağlanır?

Bir okulda elektrikli araç şarj istasyonu kurulumunda en kritik konulardan biri, mevcut elektrik altyapısının bu yeni yükü destekleyecek şekilde düzenlenmesidir. Elektrik altyapısının sağlanması aşamasında şu adımlar izlenir:

  • Mevcut Güç Kapasitesinin Analizi: Önce okulun elektrik bağlantı gücü tespit edilir. Okullar genellikle belirli bir sözleşme gücüne sahiptir; örneğin 100 kW sözleşme gücü olan bir okul, bu sınırın üstünde çekiş yapamaz. Bir veya birden fazla şarj istasyonu eklendiğinde, toplam talep önemli ölçüde artabilir. Bu nedenle lisanslı bir elektrik mühendisi ya da dağıtım şirketi teknisyeni, okulun trafo merkezini ve ana panosunu inceleyerek yeni durumu simüle eder. Eğer öngörülen talep, mevcut trafonun kapasitesini aşıyorsa, güç artışı başvurusu yapılır. Örneğin 160 kVA’lık bir trafoya sahip okul, hızlı şarj üniteleriyle 250 kVA gerektirebilir; bu durumda trafo gücünün artırılması gerekebilir.
  • Dağıtım Şirketi ile Koordinasyon: Bölgenin elektrik dağıtım şirketi (örneğin TEDAŞ’tan devrolan Boğaziçi Elektrik Dağıtım AŞ gibi) okulun güç artışı talebini değerlendirir. Gerekli görülürse, mevcut hatta ek bir dağıtım trafosu kurulması veya okulun ana besleme kablolarının kesiti artırılması istenir. Şarj istasyonu kurulumu genellikle yeni bir hat çekilmesini gerektirmez, ancak yüksek güçlü DC istasyonlarda ayrı bir besleme noktası önerilebilir. Dağıtım şirketi onayının ardından, yetkili elektrikçiler vasıtasıyla pano tadilatı ve kablolama gerçekleştirilir. Bu aşamada, TEİAŞ (Türkiye Elektrik İletim A.Ş.) doğrudan sürece dahil olmaz; TEİAŞ ulusal iletim şebekesini yönetir ve dağıtım seviyesinde kapasite planlaması yerel dağıtım şirketinin sorumluluğundadır. Ancak TEİAŞ düzeyinde genel elektrik arz güvenliği dikkate alınarak bölgesel yük artışları da makro ölçekte izlenir.
  • Ayırıcı Pano ve Kablo Tesisatı: Okulun ana panosundan şarj istasyonuna özel bir ayrı devre çekilir. Bu devre üzerinde, uygun amperajda otomatik sigorta veya kesici, kaçak akım koruma rölesi ve gerekli ise gerilim koruma rölesi bulunur. Kullanılacak kablo, mesafeye ve taşıyacağı akıma göre seçilir (örneğin 22 kW trifaze AC istasyon için 5×10 mm² kablo gerekebilir, 50 kW DC için daha kalın kesit). Kablolama yer altından veya duvar kanallarıyla güvenli biçimde döşenir.
  • Kapasite Yönetimi ve Yük Dengeleme: Okulda aynı anda birden fazla yüksek güçlü cihaz devrede olabilir (klima santrali, atölye makineleri vs.). Şarj istasyonunun eklenmesiyle pik zamanlardaki yük artışı dikkatle yönetilmelidir. Gerekirse yük yönetim sistemleri kullanılır: Bu sistemler okulun anlık tüketimini izler ve şarj istasyonuna giden gücü kısıtlayarak toplam çekişi sözleşme gücü içinde tutar. Örneğin, öğlen saatinde okulun tüketimi çok yükselirse, akıllı şarj sistemi araçlara verilen akımı geçici olarak azaltabilir. Böylece binanın elektrik sigortalarının atması veya enerji kesintisi riski ortadan kalkar.
  • Kalite ve Güvenlik İyileştirmeleri: Yüksek güçlü şarj cihazları çalışırken, elektrik şebekesinde harmonik bozulmalar ve gerilim düşümleri meydana gelebilir. Bu durum diğer cihazları etkileyebilir. Bu nedenle kompanzasyon ve filtre sistemleri gözden geçirilir. Okul panosuna gerekirse harmonik filtreler eklenir. Ayrıca şarj ünitelerinin başlatma anındaki ani akım çekişleri için gerilim dengeleme (voltaj regülatörü) cihazları kullanmak yararlı olabilir. Trafo merkezinin topraklaması iyileştirilir, tüm metal aksam uygun şekilde topraklanır.
  • Yedekleme ve Acil Durumlar: Okulun bir jeneratörü veya UPS sistemi varsa, şarj istasyonunun bu sistemlere dahil edilip edilmeyeceği belirlenir. Genellikle yüksek güçlü şarjlar yedek güç kaynaklarına bağlanmaz, çünkü jeneratör kapasitesini zorlayabilir. Ancak acil durum kesintilerinde istasyonun otomatik olarak devre dışı kalması ve önceliğin kritik tesisatlara verilmesi sağlanır.

Sonuç olarak, siz okula şarj istasyonu kurarken elektrik altyapısını sağlama işi, uzmanlık ve planlama gerektiren bir süreçtir. Doğru hesaplamalar ve profesyonel uygulamayla, okulun diğer elektrikli donanımlarına zarar vermeden ve elektrik kesintilerine yol açmadan entegre bir çözüm elde edilir. Bu sayede, hem güvenli hem de sürekli bir şarj hizmeti sunabilirsiniz.

Okullar için elektrikli araç şarj istasyonu kurulum süreci nasıldır?

Bir okulda elektrikli araç şarj istasyonu kurulum süreci, planlamadan devreye almaya kadar belirli adımlar içerir. Aşağıda, kurulum sürecinin aşamaları sistematik olarak anlatılmıştır:

  1. İhtiyaç Analizi ve Planlama: İlk adım, okulun ihtiyaçlarını belirlemektir. Kaç adet şarj noktası gerektiği, bunların AC mi DC mi olacağı, kimlerin kullanacağı (öğretmenler, öğrenciler, servis araçları vs.) değerlendirilir. Bu analiz sırasında okulda mevcut ve beklenen elektrikli araç sayısı, park alanının büyüklüğü gibi kriterler göz önüne alınır. Örneğin, büyük bir kampüste gelecekte artacak talebi karşılamak için başlangıçta 2 AC ve 1 DC ünite planlanabilir. Planlama aşamasında ayrıca bütçe, destek alınabilecek teşvikler ve olası iş birlikleri de gözden geçirilir.
  2. Projelendirme ve İzinler: İhtiyaçlar belirlendikten sonra teknik proje hazırlanır. Yetkili bir elektrik mühendisi, şarj istasyonunun elektrik projesini çizer; bu projede cihazların güçleri, kablo güzergâhları, koruma elemanları ve topraklama detayları bulunur. Proje hazırlandıktan sonra gereken kurum izinleri alınır: Belediye imar izni (varsa), elektrik dağıtım şirketi bağlantı onayı ve EPDK lisansı durumu (eğer halka açık ticari bir işletme kurulacaksa) bu aşamada halledilir. Devlet okulu ise il/ilçe eğitim müdürlüğünden onay almak da kurulum öncesi gereklidir.
  3. Altyapı Hazırlığı: Proje onayları tamamlandıktan sonra, şarj istasyonunun yeri hazırlanır. Otoparkta istasyon için ayrılan alan çizgiler ve levhalarla işaretlenir. Kablolama için kazı veya kanal açma işi yapılacaksa, bu inşaat işleri okulun tatil olduğu veya öğrencilerin olmadığı zamanlarda gerçekleştirilir. Ana elektrik panosunda gerekliyse genişletme ve yeni sigorta/röle montajları yapılır. Bu aşamada altyapı iyileştirmeleri (trafo gücü artırımı, yeni kablo çekimi vb.) dağıtım şirketi gözetiminde tamamlanır.
  4. Cihazların Temini ve Montaj: Planlanan şarj istasyonu üniteleri (AC duvar tipi veya DC hızlı şarj cihazı gibi) ilgili tedarikçilerden temin edilir. Cihazlar okul sahasına getirildikten sonra, montaj işlemi başlar. Şarj ünitesi beton zemin üzerine ankrajlanır veya duvara sabitlenir. Ana besleme kablosu ve iletişim kabloları (internet için) cihaza bağlanır. Her bir istasyon için ayrı koruma elemanları (sigorta, RCD) devreye alınır. Montajı genellikle üretici firma yetkilileri veya sertifikalı elektrik tesisatçıları yapar. Bu süreçte güvenlik kurallarına (kilitli pano, çocukların erişimini kısıtlama gibi) dikkat edilir.
  5. Test ve Devreye Alma: Fiziksel kurulum tamamlandıktan sonra, şarj istasyonunun test aşamasına geçilir. İlk olarak istasyon enerjilendirilir ve boşta çalışma testleri yapılır: Doğru gerilim değerleri alınıyor mu, haberleşme sistemi (varsa) ağa bağlanıyor mu, göstergeler düzgün çalışıyor mu kontrol edilir. Ardından mümkünse bir elektrikli araç veya test ekipmanı bağlanarak fiili şarj denemesi yapılır. Bu denemede, aracın şarj akımı çektiği doğrulanır, istasyonun termal ve elektriksel tepkileri gözlenir. Kaçak akım korumasının çalıştığı, acil durdurma düğmesinin fonksiyonel olduğu test edilir. Elde edilen değerler, cihazın teknik dokümanlarındaki referanslarla karşılaştırılır.
  6. Onay ve Kullanıma Sunma: Testler başarılı ise, elektrik dağıtım şirketi yetkilisi son kontrolleri yaparak sisteme enerji verme iznini resmî olarak onaylar. Okul yönetimi ile yüklenici firma arasında bir geçici kabul tutanağı imzalanır. Böylece şarj istasyonu resmen kullanıma hazır hale gelir. Kullanıcılar için gerekli talimatlar (nasıl fiş takılacağı, nasıl başlatılacağı, varsa ödeme sisteminin kullanımı) açıklanır. Okul içerisinde ilgililer (örn. teknisyenler veya enerji yöneticisi) bu konularda bilgilendirilir.
  7. Takip ve Eğitim: Kurulum sürecinin son adımı, ilk kullanım günlerinde sistemi gözlemlemektir. İlk kullanıcı deneyimleri alınır, oluşabilecek ufak aksaklıklar giderilir. Ayrıca okulda öğrencilere ve personele yönelik kısa bir bilgilendirme eğitimi düzenlenebilir; bu sayede herkes istasyonu doğru ve güvenli biçimde kullanmayı öğrenir.

Bu sürecin tamamı, izin ve tedarik sürelerine bağlı olarak birkaç hafta ile birkaç ay arasında sürebilir. Siz, okul yönetimi olarak her aşamada ilgili paydaşlarla iletişimde kalarak, süreci planlandığı şekilde yönetmeli ve kayıt altına almalısınız. Böylelikle, şarj istasyonunuz sorunsuz bir şekilde kurulup hizmete girecektir.

Okullar için elektrikli araç şarj istasyonu çeşitleri nelerdir?

Okullarda kullanılabilecek elektrikli araç şarj istasyonları temel olarak AC (Alternatif Akım) ve DC (Doğru Akım) olmak üzere iki çeşittir. Bu kategoriler altında farklı güç ve hız özelliklerine sahip modeller bulunur. Aşağıdaki tablo, şarj istasyonu türlerini karşılaştırmalı olarak özetlemektedir:

Şarj İstasyonu Türü Güç Seviyesi Şarj Süresi (ortalama) Kullanım Amacı / Notlar
AC (Alternatif Akım)(Seviye 2) 7 kW – 22 kW (trifaze 400V) 4 – 8 saat (tam dolum)Aracın batarya kapasitesine göre değişir – Okul otoparklarında uzun süreli park için idealdir (örneğin öğrenciler ve personel araçlarını tüm gün bırakabilir).– Kurulum maliyeti düşüktür; genellikle mevcut şebekeye kolay entegre edilir.– Type 2 gibi standart AC konnektör kullanır.
DC (Doğru Akım, Hızlı)(Seviye 3) 24 kW – 150+ kW ~30 dakika – 1 saat%80 doluma ulaşmak için Hızlı şarj ihtiyacı için kullanılır; örneğin okul servisleri veya kısa süreli ziyaretçiler için uygun olabilir.– Maliyeti ve güç talebi yüksektir; özel trafo ve altyapı gerekebilir.– CCS, CHAdeMO gibi DC konnektör standartlarını kullanır.

AC şarj istasyonları, şebekeden aldığı alternatif akımı aracın üzerindeki dönüştürücü ile bataryaya aktarır. Bu yüzden daha uzun sürede şarj eder ancak elektrik altyapısına yükü daha azdır. Okullarda en yaygın tercih AC 22 kW’lık duvar tipi üniteler veya kaidelere sabitlenmiş soketli istasyonlardır. Bu istasyonlar tipik olarak bir aracı okul saatleri boyunca rahatlıkla tam şarj edebilir.

DC şarj istasyonları ise enerjiyi doğru akıma dönüştürüp doğrudan bataryaya iletir, bu nedenle çok daha kısa sürede yüksek oranda şarj sağlar. Okul ortamında DC üniteler genellikle 50 kW civarı orta seviye hızlı şarj olarak seçilebilir; böylece örneğin bir hizmet aracı 1 saatten daha kısa sürede günlük menzilini kazanabilir. Ancak DC ünitelerin hem cihaz maliyeti yüksektir hem de okulun elektrik altyapısında önemli bir yer tutar.

Bunların dışında, taşınabilir şarj üniteleri veya düşük güçlü (Level 1) AC şarj cihazları da bir seçenek olabilir ancak bunlar özellikle acil durumlar veya gösteri amaçlı kullanımla sınırlıdır. Örneğin 3.7 kW’lık seyyar bir şarj cihazı, normal prizden beslenerek 8-10 saatte araç şarj edebilir; fakat sürekli kullanım için önerilmez.

Özetle, siz okulunuz için istasyon seçerken kullanım senaryolarını dikkate alarak AC veya DC tercihi yapmalısınız. Çoğu okul başlangıçta AC şarj istasyonuyla başlamaktadır, çünkü hem maliyet-etkin hem de okul içi günlük kullanıma yeterlidir. Giderek artan talep olursa, ileride DC hızlı şarj üniteleri eklenerek karma bir yapı oluşturulabilir. Her iki durumda da, cihazların uluslararası standartlara uygun olmasına ve güvenlik donanımlarına sahip bulunmasına dikkat edilmelidir.

Okullar için elektrikli araç şarj istasyonu kapasitesi nasıl belirlenir?

Okullarda şarj istasyonu kapasitesinin (yani kaç adet istasyon ve toplam güç seviyesinin) belirlenmesi, mevcut ve gelecekteki ihtiyaçların analizine dayanır. Kapasite planlaması yaparken aşağıdaki kriterler göz önünde bulundurulur:

  • Mevcut Araç Sayısı ve Tipi: Öncelikle okul bünyesindeki elektrikli araç sayısı tespit edilir. Kaç öğretmen veya personel elektrikli araç kullanıyor? Okul servisi veya resmi araçlar elektrikli mi? Eğer okul bir üniversite ise öğrencilerin de elektrikli araç sahibi olma ihtimali değerlendirilmeli. Ayrıca araçların model ve batarya kapasiteleri de önemlidir; zira büyük bataryalı araçlar daha uzun süre şarjda kalabilir. Örneğin, hâlihazırda 2 elektrikli araca sahip bir okulda 1 istasyon yeterli görülse de, yakın gelecekte bu sayının 5-10’a çıkacağı öngörülüyorsa, kapasite ona uygun düşünülmelidir.
  • Kullanım Profili Analizi: Gün içinde şarj talebinin nasıl dağılacağı da kapasite planında etkili olur. Okul personelinin araçları sabah park edilip akşamüstü alınacaksa, uzun süreli yavaş şarj (AC) ile aynı istasyon günde birden fazla araca hizmet verebilir. Ancak sadece öğle tatilinde şarj etmek isteyenler olacaksa, hızlı şarj ihtiyacı doğar ve aynı zaman diliminde birden fazla port gerekebilir. Okul saatleri dışında (örneğin akşamları veya hafta sonu) kamuya açık kullanım planlanıyorsa, bu da ek kapasite gerektirir. Siz okulunuzun günlük programına bakarak hangi saatlerde yoğun şarj olacağına dair bir öngörü geliştirmelisiniz.
  • Gelecek Öngörüsü ve Artan Talep: Elektrikli araç sayısı ülke genelinde hızla artıyor. Türkiye’de trafiğe kayıtlı elektrikli otomobil sayısı 2024’te ~183.776 adede ulaşmıştır, bu sayı her yıl katlanarak büyümektedir. Okullar da bu artıştan etkilenecektir; bugün elektrikli aracı olmayan bir öğretmen birkaç yıl içinde araç değiştirip EV alabilir. Dolayısıyla ileriye dönük bir bakışla, başlangıçta tam kapasite kullanılmasa bile, sonradan kolayca genişletilebilecek bir altyapı kurulmalıdır. Örneğin, ilk etapta 2 adet 22 kW AC istasyon kurulup, altyapı olarak 2 tane daha eklenebilecek şekilde kablolama ön hazırlığı yapmak akıllıca olacaktır.
  • Elektrik Altyapısının Sınırları: Kapasite belirlerken okulun elektriksel kapasitesi de sınırlayıcı olabilir. Mevcut trafonun izin verdiği maksimum güç, aynı anda kaç araca şarj verilebileceğini belirleyebilir. Eğer okulun sözleşme gücü çok düşükse, kapasite artışı elektrik aboneliğinde yükseltme gerektirebilir. Bu durumda ya altyapı güçlendirilecek ya da yük yönetimi ile sınırlı kapasitede çok aracı idare edecek sistem düşünülecektir (örneğin, 2 istasyon varsa aynı anda sadece biri tam güçte çalışır, diğeri bekler).
  • Teknoloji Seçimi (AC vs DC): Kapasite sadece adet değil, toplam güçle de ilgilidir. 4 adet AC istasyon (toplam ~88 kW) yerine 2 adet DC hızlı istasyon (toplam ~120 kW) kurulması farklı avantajlar sunar. Kapasite planında, her bir portun güç çıkışı ve şarj hızı da optimize edilmelidir. Okul ortamında çoğunlukla AC tercih edildiğinden, adet artışı ile kapasite sağlanır; eğer hızlı şarj kritikse o zaman yüksek güçlü birim eklenir.
  • Park Yeri ve Konum Kısıtları: Kaç araçlık yer ayrılabileceği de pratik bir kısıttır. Okul otoparkında örneğin sadece 2 araçlık alanı şarj noktasına çevirmek mümkünse, kapasite kısa vadede 2 araçla sınırlı kalacaktır. Bu nedenle fiziksel alan planlaması da kapasite kararını etkiler.

Örnek olarak, orta büyüklükte bir okul düşünelim: 3 elektrikli araca sahip, gelecek yıl 2 araç daha beklentisi var. Bu okul, 2 adet çift çıkışlı AC istasyon kurarak aynı anda 4 araca kadar hizmet verebilecek bir kapasite oluşturabilir. İleride talep artarsa bir tane daha ekleyerek 6-8 araca çıkabilir. Eğer okul bir üniversite kampüsü boyutundaysa, belki 5-10 AC istasyon + 1-2 DC hızlı istasyon planlamak gerekebilir.

Sonuç olarak kapasite belirleme, esnek ve ölçeklenebilir bir yaklaşımla yapılmalıdır. Başlangıçta çok yüksek kapasite kurup atıl bırakmak bütçe israfı olacağından, kademeli bir planlama mantıklıdır. Siz okulunuzun şartlarına göre bir yol haritası çıkararak, ihtiyacı ne eksik ne fazla olacak şekilde karşılayan bir istasyon kapasitesi tasarlayabilirsiniz. Bu tasarımda, uzman danışmanların önerileri ve benzer okullardaki uygulama örnekleri yol gösterici olabilir.

Okullar için elektrikli araç şarj istasyonu kapasitesi nasıl belirlenir?

Okullar için elektrikli araç şarj istasyonu kapasitesi nasıl belirlenir?

Okullar için elektrikli araç şarj istasyonu güvenliği nasıl sağlanır?

Elektrikli araç şarj istasyonlarının okul gibi ortamlarda güvenli bir şekilde işletilmesi, hem kullanıcıların can güvenliği hem de tesisatın bütünlüğü açısından büyük önem taşır. Güvenliği sağlamak için alınması gereken önlemler ve dikkat edilmesi gereken noktalar şöyledir:

  • Standartlara Uygun Ekipman ve Kurulum: Şarj istasyonunun tüm bileşenleri uluslararası güvenlik standartlarına uygun olmalıdır. Cihazlar CE sertifikalı olmalı, IEC 61851 ve IEC 62196 gibi şarj güvenlik standartlarını karşılamalıdır. Montaj, uzman elektrikçiler tarafından teknik mevzuata uygun yapılmalıdır. Özellikle topraklama kritik bir konudur; istasyonun metal aksamları uygun şekilde topraklanmalı ve topraklama direnci yönetmelik sınırları içinde olmalıdır. Ayrıca her bir ünite için doğru tipte ve ayarda kaçak akım koruma rölesi (30 mA, Type B RCD gibi) ve aşırı akım/gerilim korumaları tesis edilmelidir.
  • Fiziksel Emniyet ve Erişim Kontrolü: Okul ortamında öğrencilerin merak edip cihaza müdahale etme riski vardır. Bu nedenle şarj istasyonu mümkünse güvenlik kamerası görüş alanında, aydınlık bir yere kurulmalıdır. Ünitelerin üzerindeki kapaklar kilitlenebilir tipte olmalı, soket kullanımdışı iken çocukların parmağını sokamayacağı şekilde kapalı olmalıdır. Eğer kablo sabitse, kullanılmadığında kablo askıya alınarak yerde kıvrılmasının önüne geçilir (takılma riskini azaltır). İstasyon çevresinde uygun uyarı levhaları konulmalıdır: “Dikkat Yüksek Gerilim” gibi ibareler, yetkisiz kişilerin açmaya çalışmaması için uyarılar bulunmalıdır.
  • Kullanım Prosedürleri: İstasyonun güvenli kullanımı için kullanıcıların bilgilendirilmesi gerekir. Okul personeline ve araç sahiplerine, şarj işlemi başlatmadan önce araçlarını park frenine almaları, kabloyu iyice takmaları, işlem bitmeden kabloyu çıkarmamaları gerektiği anlatılmalıdır. Siz de okul olarak kullanıcı dostu talimat tabelaları hazırlayabilirsiniz. Örneğin, “1. Aracı park edin, 2. Aracı kilitleyin, 3. Fiși takın, 4. Kartınızı okutun/şarja basın…” şeklinde adımları anlatan bir afiş, hatalı kullanımları önleyecektir.
  • Düzenli Bakım ve Kontrol: Güvenliğin sürdürülebilir olması için şarj istasyonu periyodik olarak kontrol edilmelidir. Ayda bir görsel kontrol yapılarak kablolarda yıpranma, fişlerde yanık izi olup olmadığı incelenir. Uzman bir elektrikçi yılda en az bir kez istasyonun elektriksel ölçümlerini yapmalıdır (izolasyon direnci testi, topraklama ölçümü, RCD testleri vb.). Her eğitim-öğretim yılı başında istasyonun çalışır durumda olduğu test edilip, varsa yazılım güncellemeleri uygulanmalıdır. Bakım sırasında tespit edilen arızalar hemen giderilene kadar istasyon geçici olarak hizmet dışı bırakılmalıdır.
  • Acil Durum ve Yangın Güvenliği: Şarj istasyonunun yanında acil durdurma butonu bulunması önerilir. Bu büyük kırmızı buton, acil bir durumda (örneğin kabloda kıvılcım görme, araçta bir problem fark etme) basılarak şarjı derhal keser. Okul personelinin bu butonun kullanımı konusunda bilgili olması gerekir. Ayrıca istasyon çevresinde uygun tipte yangın söndürücüler bulundurulmalıdır. Özellikle elektrik yangınlarına uygun CO₂ veya kuru kimyevi tozlu tüpler tercih edilmelidir. Bir elektrikli aracın batarya yangını çok nadir de olsa ihtimal dahilindedir; böyle bir durumda itfaiye gelene kadar çevre güvenliğini almak için okulun acil durum planında bu senaryoya yer verilmelidir.
  • Çevresel Koşullara Karşı Koruma: İstasyon cihazı dış mekana kurulduysa su geçirmezlik ve ısı dayanımı bakımından uygun muhafazaya sahip olmalıdır. Aşırı yağmur altında priz ve fiş birleşim noktalarına su sızmamalıdır. Yine yazın güneş altında cihazın fazla ısınmaması için gölgelik monte edilebilir veya doğal gölge bir alan seçilebilir. Cihazın havalandırma delikleri tıkanmamalı, etrafında yaprak, çöp birikmemesi sağlanmalıdır.
  • Yetkisiz Kullanımın Önlenmesi: Okul dışında kişilerin izinsiz kullanımı riskine karşı, istasyonların erişimi gerekirse kısıtlanabilir. Örneğin, sadece RFID kartı olan kullanıcıların başlatabilmesi, kartların da sadece okul tarafından verilmesi bir önlemdir. Alternatif olarak, mesai saatleri dışında otopark kilitlenerek giriş engellenebilir.

Tüm bu önlemler bütüncül olarak uygulandığında, elektrikli araç şarj istasyonunun okullarda güvenli bir şekilde işletilmesi mümkün olacaktır. Siz de bu süreçte hem teknik hem idari açıdan gereken tedbirleri alarak, öğrencilerinizin ve personelinizin gönül rahatlığıyla istasyonu kullanmasını sağlayabilirsiniz.

Okullar için elektrikli araç şarj istasyonu bakım ve işletme sorumlulukları kimdedir?

Bir okulda elektrikli araç şarj istasyonu kurulduktan sonra, cihazın düzgün çalışır durumda tutulması ve güvenli işletilmesi için belirli sorumlulukların yerine getirilmesi gerekir. Bu sorumluluklar, bakım ve işletme başlıkları altında şöyle paylaştırılabilir:

  • Okul Yönetimi / Teknik Personel Sorumlulukları: Okul, istasyonun sahibi veya ev sahibi konumunda olduğundan günlük operasyonun gözetimi okul yönetimindedir. Bu, istasyonun bulunduğu alanın düzeni ve temizliğini sağlama, kullanıcıların kurallara uyup uymadığını denetleme gibi görevleri içerir. Okulun elektrik teknisyeni ya da ilgili teknik personeli, istasyonun durumunu düzenli gözlemelidir. Örneğin, şarj kablosu yerde sürünüyorsa uygun şekilde toplanması, acil durdurma butonuna basılmış ve istasyon pasif kalmışsa resetlenmesi gibi basit işlemleri yapar. Ayrıca kullanıcılar tarafından iletilen arıza veya sorun bildirimlerini ilk karşılayan da okul tarafı olacaktır.
  • Şarj Ağı İşletmecisi (Varsa) Sorumlulukları: Okul, bir şarj ağı işletmecisi firma ile anlaşmışsa, istasyonun teknik işletmesi büyük oranda o firmaya aittir. Lisans sahibi firma, cihazların uzaktan izlenmesi, yazılım güncellemeleri, arıza gidermesi gibi konularda yükümlüdür. Örneğin, istasyon çevrimiçi olduğu için merkezden arıza alarmı alındığında firma teknik ekibi okula yönlendirir. Bu firmalar genellikle 7/24 çağrı merkezi hizmeti sunar; kullanıcılar sorun yaşadığında istasyon üzerindeki numarayı arayarak destek alabilir. Okul ile firma arasındaki sözleşmede bakım periyodları (örneğin yılda iki kez bakım), müdahale süresi (örneğin arıza bildirildikten sonra 48 saat içinde giderme) gibi hususlar tanımlanır. Siz eğer böyle bir anlaşma yaptıysanız, okulunuzdaki istasyonun işletmesinin profesyonelce yönetildiğinden emin olmak adına hizmet seviyesini (SLA) netleştirmelisiniz.
  • Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) ve Yasal Sorumluluklar: Eğer istasyon halka açık ve ücretli hizmet veriyorsa, EPDK lisansı gereği sorumluluklar devreye girer. Bu durumda lisans sahibi (okul veya anlaşmalı şirket), EPDK’ya karşı yıllık raporlamalar yapmalı, serbest erişim platformuna verileri aktarmalı, belirlenen tavan fiyatlara uymalıdır. Ayrıca faturalandırma yapılıyorsa vergi mevzuatı yönünden de sorumluluk söz konusudur (gelirlerin beyanı, KDV vb.). Bu tür idari sorumluluklar genellikle işletmeci firma tarafından yerine getirilir; okul sadece kontrol ve koordinasyon yapar.
  • Bakım Faaliyetlerinin Yürütülmesi: Düzenli bakım, cihaz ömrünü uzatmak ve güvenliği sağlamak için şarttır. Bakım sorumlusu, üretici veya yetkili servis olabilir. Genellikle şarj istasyonunu sağlayan firmanın Türkiye’de bir servis ağı mevcuttur. Periyodik bakım zamanı geldiğinde (örneğin her 6 ayda bir) servis teknisyenleri okula gelerek cihaz iç temizliği, bağlantıların sıkılık kontrolü, yazılım güncellemesi, ölçüm kalibrasyonu gibi işlemleri yapar. Bu bakım ziyaretlerinin planlanması ve onaylanması okul idaresine düşer; örneğin tatil gününde yapılması tercih edilebilir. Bakım tamamlandığında bir rapor hazırlanır ve hem okula hem işletmeciye sunulur.
  • Arıza Durumları: İstasyon arızalanırsa veya çalışmaz hale gelirse, ilk yapılacak iş güvenli hale getirilmesidir. Okul teknik personeli, gerekiyorsa istasyonun enerji beslemesini keser ve “Servis Dışı” tabelası asar. Ardından sorumlu bakım/işletme şirketine arıza ihbarı yapılır. Eğer okul kendi başına kurmuşsa, üretici firmanın servisiyle irtibat kurulur. Arızanın giderilmesi sürecinde, okul gerekirse kullanıcıları alternatiflere yönlendirmelidir (örn. “Şu an arızalıdır, lütfen yakındaki istasyonu kullanın” duyurusu).
  • Kimin Yetkili Olduğunun Belirlenmesi: Okul içinde şarj istasyonu ile ilgilenecek belirli kişiler atanması faydalı olur. Örneğin, okul müdür yardımcısı proje sorumlusu olabilir, elektrik teknisyeni günlük kontrollerden sorumlu olabilir. Özel sektör ortağı varsa, onların da bir saha sorumlusu isimlendirmesi iyi bir uygulamadır. Böylece bir sorun çıktığında doğrudan muhatap bulunabilir.
  • Sigorta ve Hasar Sorumluluğu: İşletme esnasında olası zararlar için sorumluluğun belirlenmesi önemlidir. Şarj istasyonu ve bağlı ekipmanların, okulun sigortası kapsamına alınıp alınmadığı kontrol edilmelidir. Örneğin, yıldırım düşmesi sonucu cihaz hasar görürse veya kullanıcı hatasıyla bir zarar oluşursa, sigorta teminatı devreye girebilir. Anlaşmalı işletmeci firma varsa, sorumluluk paylaşımı sözleşmede tanımlanmalıdır (mücbir sebepler, vandalizm gibi durumlar dahil).

Sonuç olarak, okulda bir elektrikli araç şarj istasyonu kurulduktan sonra işletme sorumluluğu açık şekilde tanımlanmalıdır. Siz okul yöneticileri, iç prosedürlerle kimin ne yapacağını belirlemeli ve eğer dış bir şirketle çalışıyorsanız net bir hizmet anlaşması yapmalısınız. Böylelikle istasyonunuz uzun yıllar sorunsuz hizmet verecek ve kullanıcı memnuniyeti sağlanacaktır.

Okullar için elektrikli araç şarj istasyonu enerji maliyeti ve tarifeleri nasıldır?

Elektrikli araç şarj istasyonunun okulda kullanılması, doğal olarak elektrik tüketimini artıracaktır. Bu noktada hem okulun katlanacağı enerji maliyeti hem de kullanıcılardan alınabilecek ücretlendirme tarifeleri önemli hale gelir. Konuyu iki açıdan ele alabiliriz: okulun ödediği elektrik birim maliyeti ve şarj hizmeti için uygulanan tarifeler.

  1. Okulun Elektrik Maliyeti: Okullar, tıpkı diğer aboneler gibi elektrik dağıtım şirketinden belirli bir tarifeyle enerji alır. Devlet okulları genellikle ticarethane abone grubu veya kamu kurumları için belirlenmiş tarife üzerinden faturalandırılır. Özel okullar da ticarethane tarifesindedir. 2025 yılı itibarıyla ticarethane tarifesinde elektrik birim fiyatı yaklaşık X TL/kWh civarındadır (güncel rakamlar EPDK tarafından açıklanır). Okulun şarj istasyonu çalıştığında, çekilen elektrik bu tarife üzerinden okul faturasına yansır. Örneğin, araçlara ayda toplam 500 kWh enerji verildiyse ve birim fiyat 3 TL ise okulun faturası yaklaşık 1500 TL artacaktır. Okul çatısında güneş enerjisi sistemi (GES) varsa, gündüz üretilen elektriği şarjda kullanarak şebekeden çekilen enerjiyi azaltabilir, böylece maliyeti düşürebilir.

Okullar için elektrik tarifeleri sabit birim fiyat olabildiği gibi, üç zamanlı (puant) tarife de olabilir. Eğer okulunuz üç zamanlı tarife kullanıyorsa, akşam geç saatler ve gece (22:00 – 06:00 arası) elektrik birim fiyatı daha ucuz olabilir. Ancak genellikle şarj işlemleri gündüz okul saatlerinde olacağından, puant saatlerde (17:00 – 22:00) daha yüksek tarifeye denk gelebilir. Bu durumda yük yönetimi yaparak en pahalı saatlerde şarjı kısıtlamak düşünülebilir.

  1. Kullanıcılardan Alınabilecek Ücretler (Şarj Hizmeti Tarifesi): Eğer okul, şarj hizmetini ücretsiz sunmayıp bir ücret almayı planlıyorsa, bu noktada EPDK’nın belirlediği tavan tarifelere uyması gerekir. 2025 yılında EPDK, halka açık şarj istasyonları için azami fiyatları AC şarjda ~8,2 TL/kWh ve DC hızlı şarjda ~11,4 TL/kWh civarında belirlemiştir. Yani okul, bir kullanıcıdan alacağı ücreti bu sınırın üzerine koyamaz. Uygulamada genellikle operatör firmalar, AC için 7-9 TL/kWh, DC için 10-13 TL/kWh aralığında fiyatlandırma yapmaktadır. Okul, bir şarj ağı işletmecisi ile anlaşmışsa, o firmanın standart tarifesi kullanılır. Eğer okul kendi işletiyorsa, EPDK’ya tabi olmamak için hizmeti ücretsiz verebilir ya da sadece maliyeti karşılayacak sembolik bir ücret belirleyebilir (ancak bu durumda bile ileride lisans konusu gündeme gelebilir).
  • Ücretsiz Hizmetin Maliyeti: Okul yönetimi şarjı ücretsiz sunarsa, yukarıda bahsedilen ekstra elektrik maliyetini bütçesinden karşılamayı göze almış demektir. Bu durumda kullanıcılar açısından memnuniyet artar, ancak okul bütçesinde elektrik gider kalemi büyür. Milli Eğitim Bakanlığı, “çevre dostu okul” projeleri kapsamında bu tip uygulamalarda okullara ek ödenek çıkarabilir ya da GES kurulumu gibi desteklerle maliyeti hafifletebilir.
  • Ödeme Yöntemleri: Ücretli senaryoda, okul bahçesine kurulan istasyonda ödeme genellikle mobil uygulama veya RFID kart ile yapılır. Öğretmen ve personel, anlaşmalı firmanın uygulamasından kredi yükleyip şarjı başlatabilir. Okul, dilerse kendi personeline indirimli veya bedelsiz kullanım hakları tanıması için operatörle iletişime geçebilir (örneğin her öğretmene ayda 20 kWh ücretsiz şarj kotası gibi).
  • Faturalandırma ve Yasal Kayıt: Eğer kullanıcıdan ücret alınıyorsa, bu bir enerji satışı olduğundan EPDK lisansı ve vergi mevzuatı devreye girer. Lisanslı operatör bu işlemleri halleder ve kullanıcıya dijital fatura gönderir. Okul doğrudan enerji satışı yapmıyorsa, kâr amaçlı olmadığı için lisanssız işletme sınırlarını aşmamaya dikkat etmelidir (mevcut mevzuata göre bir okul, kamuya açık ticari şarj hizmeti sunamaz lisans olmadan; lisans için de şirketleşme şarttır).
  1. Maliyet Optimizasyon Önerileri: Okul için elektrik faturası yükünü azaltmanın yollarından biri, yenilenebilir enerji entegrasyonudur. Çatıda güneş paneli sistemi kurarak gündüz üretilen elektriği doğrudan şarja yönlendirmek, şebekeden çekilen miktarı düşürür. Bursa’da bir okul çatısına kurulan 25 kW’lık GES sayesinde, şarj istasyonunun tüketiminin bir kısmının karşılandığı örnek bir proje vardır. Diğer bir yöntem, zamanlamayı yönetmektir. Eğer mümkünse araçların çoğu, elektrik fiyatının daha düşük olduğu geç saatlerde şarj olacak şekilde planlanabilir (örneğin pansiyonlu bir okulda gece boyunca şarj etmek gibi).

Sonuç olarak, siz okul yöneticileri hem kendi maliyetinizi hem de kullanıcılara yansıtacağınız fiyatı iyi hesaplamalısınız. Eğitim kurumlarında nihai amaç kâr elde etmek olmadığından, çoğu okul mümkün mertebe ücretsiz veya maliyetine yakın bir hizmet sunmaya çalışır. Bu dengeyi tutturmak için de yukarıdaki tarifeleri ve yöntemleri rehber almanız yararınıza olacaktır.

Okullar için elektrikli araç şarj istasyonu yenilenebilir enerji entegrasyonu nasıl yapılabilir?

Okullarda elektrikli araç şarj istasyonunun yenilenebilir enerji ile desteklenmesi, hem çevresel faydayı maksimize eder hem de elektrik maliyetlerini azaltır. Bu entegrasyon genellikle güneş enerjisi sistemleri (GES) üzerinden yapılır, ancak rüzgâr gibi diğer kaynaklar da değerlendirilebilir. Aşağıda, yenilenebilir enerjinin şarj istasyonuna entegrasyonunun yöntemleri ve dikkat edilmesi gerekenler açıklanmıştır:

  • Güneş Panellerinin Kurulumu: En yaygın yöntem, okulun uygun çatı alanlarına veya otopark üstüne güneş panelleri yerleştirmektir. Örneğin Bursa İl Milli Eğitim Müdürlüğü binasının çatısına 25 kW kapasiteli bir güneş enerjisi santrali kurulmuş ve bu sistem, aynı projede yer alan elektrikli araç şarj ünitesine enerji sağlar hale getirilmiştir. Siz de okulunuzun çatı alanını analiz ederek kaç kW’lık bir PV (fotovoltaik) sistem kurabileceğinizi belirleyebilirsiniz. Güneş panelleri gündüz saatlerinde elektrik üretir ve bu üretim doğrudan şarj istasyonuna yönlendirilebilir.
  • Şebeke Entegrasyonu (On-Grid Sistem): Okulun şebekeye bağlı bir güneş enerjisi sistemi varsa, genelde çift yönlü sayaç kullanılarak üretilen enerji okul tüketiminden düşülür. Araçlar gün içinde şarj olurken, panel üretimi de anlık olarak bu tüketimi karşılar. Eğer o an araç bağlı değilse veya üretim fazla geliyorsa, elektrik okulun diğer ihtiyaçlarında kullanılır ya da fazlası şebekeye verilir. Türkiye’de yürürlükte olan YEK-G sistemi ve Mahsuplaşma mekanizması, 25 kW’a kadar çatı GES projelerinde aylık bazda üretim ve tüketimin mahsuplaştırılmasına imkân verir. Bu sayede okul, güneşten ürettiği fazla elektriği akşam saatlerindeki şarj tüketimine karşılık gelecek şekilde değerlendirebilir.
  • Otopark Üzeri GES (Solar Carport): Bir diğer uygulama, okul otoparkının üzerini kapatacak şekilde çardak veya sundurma biçiminde güneş panelleri kurmaktır. Bu yapı hem araçlar için gölgelik oluşturur hem de elektrik üretir. Elde edilen enerji hemen altında bulunan şarj istasyonlarına çok kısa mesafeden iletilebilir, kayıplar azalır. Örneğin 10 araçlık bir otopark üzerine ~50 kW güneş paneli kurulabilir; bu, güneşliyken birden fazla aracı aynı anda şarj edecek enerji demektir.
  • Enerji Depolama (Batteries): Yenilenebilir kaynaklar doğası gereği süreklilik göstermez (güneş akşam yoktur, rüzgar her zaman esmiyor vs.). Okul saatleri ile güneş üretiminin zamanı büyük ölçüde çakışsa da, bulutlu havalar veya tatil günlerinde üretim düşebilir. Bu durumda istenirse bir pil depolama sistemi entegre edilebilir. Lityum-iyon bataryalardan oluşan bir enerji depolama ünitesi, gündüz fazla güneş enerjisini depolar ve şarj istasyonu kullanımının yoğun olduğu sabah erken saatler veya akşamüstü devreye girerek enerji sağlar. Ancak batarya sistemleri hâlâ oldukça maliyetlidir; okullar için genellikle zorunlu bir bileşen değildir, daha çok ileri seviye bir opsiyon olarak düşünülür.
  • Yeşil Şarj Sertifikasyonu: EPDK’nın 2023’te getirdiği bir yenilik olarak, yeşil şarj istasyonu kavramı tanımlanmıştır. Eğer okulunuzun şarj istasyonunda kullanılan elektriğin tamamı yenilenebilir kaynaklı ise (örneğin yıllık tüketim kadar YEK-G belgesi satın alarak), istasyonunuzu “Yeşil Şarj İstasyonu” olarak nitelendirebilirsiniz. Bu durumda şarj hizmeti sağlayan lisanslı işletmeci üzerinden YEK-G belgeleri itfa edilerek kullanıcılara da bu çevreci özellik bildirilebilir. Kısaca, yenilenebilir enerji entegrasyonu yalnızca teknik değil, aynı zamanda pazarlama ve eğitim açısından da bir değer katar; öğrenciler ve veliler tamamen temiz enerjiyle araçların şarj edildiğini bilerek bu sürece olumlu yaklaşır.
  • Destekler ve Prosedürler: Okul çatısına GES entegrasyonu, dağıtım şirketine proje onayı gerektirir (YG değilse dahi). 25 kW altı lisanssız üretim kapsamında, bağlı bulunulan dağıtım şirketine başvuru yapılarak izin alınması gerekir. Projenin TEDAŞ standartlarına uygun tasarlanması ve kabulü önemli bir adımdır. Bu süreçte Milli Eğitim Bakanlığı’nın ilgili birimleri de devreye girerek kolaylaştırıcı rol oynayabilir; zira kamu binalarına GES kurulumu için bakanlık düzeyinde programlar olabiliyor.

Siz, okulunuzda yenilenebilir enerjiyi şarj altyapınıza entegre ederken, hem mühendislik hem mevzuat boyutunu planlamalısınız. Doğru boyutta bir güneş enerjisi sistemi kurmak, orta vadede elektrik maliyetlerinizi ciddi oranda düşürebilir ve öğrenciler için canlı bir çevre dersi niteliği taşıyacaktır. Ayrıca dışarıya karşı da “bu okul kendi temiz enerjisini üretiyor ve araçlarını bununla şarj ediyor” mesajıyla prestijinizi artırabilirsiniz.

Okullar için elektrikli araç şarj istasyonu kurulumu ne kadar sürer?

Elektrikli araç şarj istasyonu kurulumunun süresi, hazırlıklar ve izin süreçleri dahil edildiğinde projeden projeye değişiklik gösterebilir. Okullarda tipik bir kurulumun zaman çizelgesini birkaç aşamada ele alabiliriz:

  • Planlama ve Onay Aşaması (2–8 hafta): Öncelikle okul yönetimi ihtiyacı belirleyip proje için onay almalıdır. Eğer bir kamu okulu ise, il/ilçe milli eğitim müdürlüğü ve gerekirse bakanlık düzeyinde onay süreci gerekebilir; bu yazışmalar 1-2 hafta sürebilir. Teknik proje çizimi ve belediye/dağıtım şirketi izinlerine başvurmak da zaman alır. Örneğin elektrik dağıtım şirketine bağlantı başvurusu yapıldığında, şirket yaklaşık 1-2 hafta içinde dönüş yapıp şartları bildirir. Belediye imar izni gerekiyorsa, ruhsat süreci ortalama 3-4 hafta sürebilir. İyi bir planlamayla, bürokratik onaylar 1 – 2 ay içinde tamamlanabilir.
  • Ekipman Tedarik Süresi (2–6 hafta): Şarj istasyonu cihazlarının siparişi ve teslimatı da süreci etkiler. Yerli üretim AC şarj cihazları çoğunlukla stoktan hızlı temin edilirken, yüksek güçlü DC üniteler ithal ise gümrük işlemleriyle birlikte birkaç hafta sürebilir. Bu aşamada ayrıca gereken kablo, pano, sigorta gibi malzemelerin de temini sağlanır. Bu malzemeler genelde piyasada bulunur olduğundan ciddi bir gecikme yaşanmaz.
  • Fiziki Kurulum ve İnşaat (1–2 hafta): İzinler alınıp cihazlar geldikten sonra, montaj ekibi sahaya girer. Okulun otoparkında kazı, kablo kanalı açma, beton kaide dökümü gibi işler yapılacaksa bu inşaat çalışmaları hava şartlarına da bağlı olarak birkaç gün içerisinde tamamlanır. Ardından kablo döşeme, pano montajı, istasyonun yerine sabitlenmesi gibi işlemler gelir. Tipik bir okulda bir adet şarj istasyonu montajı, eğer alt yapı hazır ise 2-3 günde bitebilir. Fakat altyapıda ek işler varsa (trafo bağlantısı, panel genişletme), toplam fiziki çalışma süresi yaklaşık 5-10 iş günü olabilir. Okullar genellikle bu çalışmaların hafta sonu veya ara tatillerde yapılmasını tercih eder, böylece öğrencilerin güvenliği ve okul düzeni bozulmaz.
  • Test ve Devreye Alma (1 hafta): Montaj tamamlandıktan sonra sistemin devreye alınması için hem teknik testler hem de idari kabul işlemleri vardır. Elektrik dağıtım şirketi personeli gelip bağlantı noktasını kontrol eder ve enerjilendirme izni verir. Bu genelde randevu ile olduğu için 2-3 gün önceden planlanır. Testler esnasında, kurulum ekibi istasyonu bir araçla veya test cihazıyla dener; doğru akım/gerilim değerlerini, haberleşmeyi kontrol eder. Bu süreçte bir sorun çıkarsa anında giderilmeye çalışılır; örneğin yazılım güncellemesi gerekiyorsa yapılır. Tüm testler geçtiğinde, okul yetkilileri ile kurulum ekibi arasında tutanak imzalanarak geçici kabul yapılır.
  • Toplam Süre: Yukarıdaki aşamaları topladığımızda, ideal koşullarda ve küçük ölçekli bir proje için toplam süre ~4-6 hafta (yaklaşık 1 – 1.5 ay) olabilir. Ancak her adımda çıkabilecek gecikmeler hesaba katıldığında 2-3 aya kadar uzaması da mümkündür. Özellikle kamu okullarında resmi onaylar ve ödenek işlemleri zaman alabilir. Örneğin, yatırım bütçesinin onaylanması veya ihaleyle tedarik yapılması gerekiyorsa süreç yarı yıl veya yıla bile yayılabilir.
  • Hızlandırma İpuçları: Özel okullar ya da hızlı karar alabilen kurumlarda süreç daha hızlı ilerleyebilir. Bir özel okul, lisanslı bir şarj operatörüyle anlaşıp birçok bürokratik yükü firmaya bırakabilir, böylece kurulum süresi kısalır. Ayrıca önceden altyapı hazırlığı yapmak (örneğin inşaat halinde bir okulda kablo borularını hazır bırakmak) kurulum aşamasını hızlandırır.

Sonuç olarak, siz bir okul yöneticisi olarak, şarj istasyonu projesinin birkaç günde bitecek bir iş olmadığını, bir dizi aşamadan oluştuğunu bilmelisiniz. İyi bir planlama ve takip ile öngörülen sürelerde projenizi tamamlamak mümkündür. Belirsizlikleri azaltmak adına, erken safhada tüm paydaşlarla (dağıtım şirketi, belediye, tedarikçi firma) iletişim kurup bir takvim çıkarabilir, düzenli koordinasyon toplantıları yaparak süreci başarılı bir şekilde yürütebilirsiniz.

Okullar için elektrikli araç şarj istasyonu kullanımının çevresel etkileri nelerdir?

Elektrikli araç şarj istasyonlarının okullarda kullanımı, çevresel açıdan birçok olumlu etkiyi beraberinde getirir. Fosil yakıt tüketimini azaltmak ve temiz enerjiye geçişi teşvik etmek bakımından bu uygulamanın sonuçlarını şu başlıklarda inceleyebiliriz:

  • Karbon Emisyonlarının Azalması: Elektrikli araçlar, kullanım sırasında egzoz gazı salınımı yapmazlar. Geleneksel benzinli/dizel araçların aksine, elektrikli araçlar okul bahçesine girip çıktığında hiçbir CO2, NOx veya partikül emisyonu oluşmaz. Bu, okul çevresinde daha temiz bir hava kalitesi anlamına gelir. Özellikle teneffüs saatlerinde bahçede oynayan çocuklar açısından egzoz dumanının azalması önemli bir sağlık avantajıdır. Elektrik üretiminde hala bazı fosil kaynaklar kullanılsa bile, büyük ölçekli santrallerde emisyon kontrolü daha kolay olduğundan ve şebekenin yenilenebilir enerji payı arttıkça, toplam karbon ayak izi fosil yakıtlı araçlara göre belirgin biçimde düşüktür. Örneğin ulusal şebeke karışımında yenilenebilir oranı %40 ise, bir elektrikli aracın dolaylı emisyonu da içten yanmalı aracın %60’ı kadar olacaktır – bu bile ciddi bir iyileşmedir.
  • Gürültü Kirliliğinin Azalması: Elektrikli araçlar daha sessiz çalışır. Okul içi ulaşımda (servis araçları dahil) elektrikli araçların payının artması, özellikle sabah ve akşam saatlerinde okul çevresindeki trafik gürültüsünü azaltacaktır. Bu da öğrencilerin ve komşu mahalle sakinlerinin daha az gürültü kirliliğine maruz kalması demektir. Şarj istasyonları da benzin istasyonlarının aksine sessiz ve kokusuzdur; okul bahçesinde herhangi bir akustik olumsuzluk yaratmaz.
  • Yenilenebilir Enerji ve Karbon Ayak İzi: Okulun şarj istasyonu eğer yenilenebilir kaynaklarla destekleniyorsa (örneğin güneş panelleriyle), araçlar doğrudan güneş enerjisiyle şarj edilebilir. Bu durumda o araçların sürüşü neredeyse sıfır karbon ayak iziyle gerçekleşir. Bursa’da hayata geçirilen örnek projede, okul çatısındaki güneş santralinden elde edilen elektrik, araç şarjında kullanılarak karbon salımı önlenmiştir. Bu gibi entegrasyonlar sayesinde, okullar hem kendi karbon emisyonlarını hem de dolaylı olarak ulaşım kaynaklı emisyonları düşürmüş olurlar.
  • Bilincin ve Davranış Değişikliğinin Etkisi: Çevresel etki sadece fiziki ölçümlerle sınırlı değil, aynı zamanda farkındalık boyutundadır. Okulda bir şarj istasyonunun varlığı, öğrencilere ve velilere elektrikli araçların ve temiz enerjinin önemini sürekli hatırlatır. Özellikle öğrenciler genç yaşta bu teknolojiye aşina olarak büyüdüğünde, ileride araç tercihlerinde çevre dostu seçeneklere yönelmeleri daha olasıdır. Bir elektrikli aracı her gün okul otoparkında görmek, onun şarj olduğunu izlemek, müfredatta çevre konusunda işlenen konularla birleşerek güçlü bir eğitimsel etki yaratır. Toplum genelinde elektrikli araç kabulü arttıkça, daha fazla insan fosil yakıtlı araçları bırakıp EV’ye geçecek, bu da makro ölçekte çevresel iyileşmeye yol açacaktır.
  • Yakıt ve Kaynak Tüketimi: Elektrikli araçlar, enerji verimliliği açısından da avantajlıdır. Şarj istasyonundan çekilen elektrik enerjisinin büyük kısmı (yaklaşık %85-90’ı) aracın hareketine dönüşürken, içten yanmalı motorlarda benzinin enerjisinin yalnızca ~%20-30’u tekerleklere iletilir, kalanı ısı olarak kaybolur. Dolayısıyla aynı ulaşım hizmetini sağlamak için daha az birincil enerji tüketilir. Bu, doğal kaynakların korunması anlamına gelir. Örneğin 1 kWh elektrikle şehir içi bir elektrikli araç ~6-7 km yol alabilirken, aynı menzil için yaklaşık 0.6 litre benzin (içeriğindeki 6 kWh enerji ile) harcanır. Bu da petrole olan talebin azaltılması demektir.
  • Atık ve Kirlilik Azaltımı: Okul bahçesinde yakıt ikmali yapılan geleneksel bir ortam olsaydı (benzin istasyonu gibi), toprak ve su kirliliği riski, yakıt buharı emisyonu gibi konular gündeme gelecekti. Elektrikli şarj altyapısında böyle riskler yoktur; yağ değişimi, filtre değişimi gibi bakım gerektirmeyen EV’ler sayesinde atık motor yağı, kirli filtreler gibi çevreye zararlı atıklar da azalır.

Sonuç olarak, siz bir okulda elektrikli araç şarj istasyonu kurduğunuzda, bunun çevreye pozitif etkileri çok boyutludur: Karbon emisyonlarını azaltma, hava kalitesini iyileştirme, gürültüyü düşürme ve çevre bilinci aşılama bunların başında gelir. Bu girişim, okulunuzun çevre dostu kimliğini güçlendirecek ve sürdürülebilir bir gelecek için somut bir adım olacaktır.

Okullar için elektrikli araç şarj istasyonu kullanımının eğitim ve farkındalığa katkısı nedir?

Elektrikli araç şarj istasyonlarının okullarda bulunması, sadece teknik bir altyapı sağlamakla kalmaz, aynı zamanda eğitimsel farkındalığı artırmada önemli bir rol oynar. Bu katkıları şu şekilde özetleyebiliriz:

  • Uygulamalı Öğrenme Ortamı: Şarj istasyonu, okulda canlı bir laboratuvar gibidir. Öğrenciler derslerde teorik olarak öğrendikleri elektrik, enerji dönüşümü, yenilenebilir kaynaklar gibi konuları gerçek hayatta gözlemleme şansı bulurlar. Örneğin, fen bilgisi dersinde güneş panelleri ve elektrikli araçlar anlatılırken, öğrenciler okul bahçesindeki istasyonu inceleyebilir, nasıl çalıştığını öğrenebilir. Bu somut örneklem, öğrenmeyi pekiştirir ve merak duygusunu artırır. Okul, isterse istasyonun çalışma prensibiyle ilgili bir infografik veya pano hazırlayarak öğrencilerin anlayabileceği şekilde sistemi anlatabilir.
  • Çevre Bilincinin Gelişmesi: Elektrikli araç ve şarj istasyonu, çevre dostu teknolojilerin sembolik unsurlarıdır. Okulunda bu teknolojileri gören öğrencilerde doğal olarak bir çevre bilinci oluşur. Örneğin, bir öğrenci her gün elektrikli aracını şarj eden bir öğretmenini gördüğünde, fosil yakıta bağımlı olmayan bir yaşam tarzının mümkün olduğunu anlar. Eğitim kurumlarında elektrikli şarj istasyonu kurulumu, öğrenciler ve personel arasında çevre dostu bir yaşam tarzı benimsenmesine fırsat sunmaktadır. Kulüp faaliyetleri kapsamında “elektrikli araçlar ve iklim değişikliği” temalı etkinlikler düzenlenebilir, istasyon gezilerek bilgi verilebilir.
  • STEM ve Teknik Eğitim Desteği: Özellikle mesleki ve teknik liseler veya üniversitelerde, elektrikli araçlar ve şarj teknolojileri başlı başına bir eğitim konusu olabilir. Okulun istasyonu, ilgili bölümlerde okuyan öğrenciler için bir staj veya gözlem alanı işlevi görür. Elektrik/elektronik öğrencileri, istasyonun bakımında görev alabilir, proje ödevi olarak istasyon verilerini analiz edebilir (günlük çekilen enerji miktarı, şarj süreleri vb.). Bu pratik deneyim, ileride bu sektörde çalışmayı düşünen gençler için önemli bir adım olacaktır.
  • Örnek Olma ve Toplumsal Yayılım: Okul, toplumun küçük bir modelidir. Okulda atılan yenilikçi adımlar, evlere ve çevreye de yayılır. Öğrenciler ailelerine elektrikli araçların faydalarından bahsedebilir, belki ebeveynlerini ileride araç tercihinde etkileyebilirler. Bir velinin okula gelip elektrikli aracını orada şarja takabilmesi, o velinin arkadaş çevresinde de ilgi uyandırır. Böylelikle okul, bulunduğu bölgede temiz ulaşım konusunda örnek teşkil etmiş olur. Bu etki, diğer okulların da benzer girişimlere cesaret etmesini sağlayabilir.
  • Disiplinlerarası Farkındalık: Elektrikli araç şarj istasyonu konusu, sadece fen ya da teknoloji derslerine değil, coğrafyadan ekonomiye farklı disiplinlere entegre edilebilir. Örneğin, coğrafya dersinde yenilenebilir enerji kaynakları işlenirken okulun kurulu GES sisteminden bahsedilebilir; matematik dersinde şarj istasyonunun maliyet-fayda analizi yapılabilir; hatta sosyal bilimlerde sürdürülebilir kalkınma tartışmalarına somut bir örnek sunar. Bu sayede öğrenciler, sürdürülebilirlik kavramını çeşitli yönleriyle kavrarlar.
  • Sorumluluk ve Sahiplenme: Okul topluluğunda elektrikli araç şarj istasyonunun varlığı, öğrencilere bir sorumluluk bilinci de aşılayabilir. Örneğin, lisanslı araçları olmasa bile, öğrenciler bu değeri koruma eğiliminde olur. Duvarları temiz tutmak, istasyona zarar vermemek, kabloyla oyun oynamamak gibi davranış normları gelişir. Öğrenciler, “bu bizim okulumuzun istasyonu, ona göz kulak olmalıyız” diyerek sahiplenme hissi edinebilir.
  • Kariyer ve Gelecek Perspektifi: Genç nesiller, dünyada ulaşım teknolojilerinin elektriklenmeye doğru gittiğini okuldayken deneyimleyerek görürler. Bu da onlara gelecekteki meslek seçimlerinde yeni ufuklar açabilir. Elektrikli araç teknolojileri, batarya mühendisliği, enerji yönetimi gibi alanlarda kariyer yapma fikri somutlaşabilir. Okulunuz, bu alanda uzman kişilerle söyleşiler düzenleyerek (örn. EPDK’dan bir uzman, TEHAD’den bir temsilci çağırarak) öğrencilerin vizyonunu genişletebilir.

Sonuç olarak, siz okulunuza bir elektrikli araç şarj istasyonu kazandırdığınızda, bunun eğitime katkısı da en az teknik yararları kadar değerli olacaktır. Öğrenciler, çevre dostu teknolojilerle iç içe büyüyerek bilinçli bireyler haline gelecek ve sürdürülebilir bir geleceğin inşasında rol alacaklardır.

Okullar için elektrikli araç şarj istasyonu örnek uygulamalar nelerdir?

Türkiye’de ve dünyada bazı okullar, elektrikli araç şarj istasyonu kurulumuyla örnek teşkil eden projelere imza atmışlardır. Bu uygulamalar, diğer eğitim kurumları için yol gösterici olabilir. Aşağıda dikkat çeken birkaç örnek ve uygulama modeli yer almaktadır:

  • Bursa “Çevre Dostu Okul” Projesi: Türkiye’de en kapsamlı örneklerden biri Bursa İl Millî Eğitim Müdürlüğü ve Zorlu Enerji iş birliğiyle 2023 yılında başlatılan projedir. Bu kapsamda Bursa genelinde 74 okulda yaklaşık 150 adet şarj istasyonu kurulması planlanmıştır. Projenin pilot uygulaması olarak, Bursa İl Milli Eğitim binasının otoparkına 2 adet istasyon kurulmuş ve bu istasyonlar çatıya kurulan 25 kW’lık güneş enerjisi santraliyle beslenecek şekilde tasarlanmıştır. Bu model, bir yandan yenilenebilir enerji kullanımını içerirken diğer yandan özel sektör-sivil toplum iş birliği ile okullara altyapı kazandırmanın güzel bir örneğidir. Proje sayesinde öğretmenler, veliler ve hatta mahalle sakinleri elektrikli araçlarını okulda şarj edebilme imkânına kavuşmuştur.
  • İstanbul’daki Özel Okul Uygulamaları: Bazı büyükşehirlerdeki özel okullar da, hem velilere hizmet hem de kurumsal imaj için şarj istasyonları kurmaya başladı. Örneğin İstanbul’da bir vakıf üniversitesi kampüsü içinde AC tipi araç şarj cihazları bulunmakta ve elektrik-elektronik mühendisliği öğrencileri bunların veri takibini yapmaktadır. Yine İstanbul’daki bir kolej, otoparkında 2 adet 11 kW duvar tipi şarj noktası bulundurup, bunları idari personelin kullanımına tahsis etmiştir. Bu okul, ziyaretçi olarak gelen elektrikli araç sahiplerinin de belirli kurallar dahilinde (randevuyla veya küçük bir ücret karşılığı) faydalanmasına izin vererek, okul dışında topluma da katkı sağlamaktadır.
  • Üniversite Kampüs Örnekleri: Üniversiteler, genellikle bu teknolojileri önce uygulayan kurumlar oluyor. Örneğin Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) kampüsünde 2010’ların sonundan beri elektrikli araç şarj istasyonu bulunmaktadır. Bu istasyonlar akademik araştırmalara da destek vermekte, enerjinin depolanması, şebeke etkileri gibi konularda veri sunmaktadır. Yine Boğaziçi Üniversitesi’nin güney kampüsünde güneş enerjisi destekli bir araç şarj ünitesi prototipi öğrenciler tarafından geliştirilmiştir. Bu prototip, kampüs içi elektrikli bisiklet ve golf arabalarını şarj etmekte kullanılmıştır.
  • Köy Okulu ve Kırsal Örnekler: Türkiye’de henüz çok yaygın olmamakla birlikte, bazı kırsal bölgelerde pilot uygulamalar yapılmaktadır. Örneğin, Eskişehir’de bir meslek lisesi kendi atölyesinde 3.7 kW’lık basit bir şarj cihazı kurup okulun hizmet aracını şarj etmeye başlamıştır. Bu sayede öğrenciler cihazın üretim sürecini de öğrenmiştir. Aynı şekilde, güneş enerjili aydınlatma yapan bazı köy okulları, küçük ölçekli bir EV şarj prizi eklemeyi de planlamaktadır.
  • Ödül ve Sertifikalar: Elektrikli şarj istasyonu kuran okullar, çeşitli çevre ve enerji etkinliklerinde öne çıkmaktadır. Örneğin, “Yeşil Bayrak (Eco-Schools)” programında enerji temalı projeler yapan okullar daha yüksek puan alır. Bir okul, enerji tasarrufu ve temiz ulaşım projesiyle bu bayrağı almaya hak kazanabilir. Elektrikli şarj istasyonu böyle bir projede somut çıktı olarak gösterilebilir.

Bu örnekler gösteriyor ki, eğitim kurumları yenilikçi enerji çözümlerini benimseyerek hem kendi öğrencilerine hem de topluma örnek oluyor. Siz de okulunuzda benzer bir adım attığınızda, yukarıdaki başarılı uygulamalardan ilham alabilir ve onların tecrübelerinden yararlanabilirsiniz. Hatta mümkünse bu okullarla iletişime geçip proje detaylarını, karşılaştıkları zorlukları ve elde ettikleri faydaları öğrenerek kendi yol haritanızı şekillendirebilirsiniz.

Okullar için elektrikli araç şarj istasyonu örnek uygulamalar nelerdir?

Okullar için elektrikli araç şarj istasyonu örnek uygulamalar nelerdir?

Okullar için elektrikli araç şarj istasyonu kurulumunda yaşanan zorluklar nelerdir?

Bir okulda elektrikli araç şarj istasyonu kurulum süreci, beraberinde bazı zorluklar ve engeller getirebilir. Bu zorluklar erken tespit edilip çözümler geliştirildiğinde projenin başarısı artar. İşte okullarda karşılaşılan başlıca güçlükler:

  • Bütçe ve Finansman Sıkıntıları: Okullar, özellikle devlet okulları, sınırlı bütçelerle yönetilir. Bir şarj istasyonu kurmanın maliyeti (cihaz bedeli, altyapı çalışmaları vb.) on binlerce TL tutabilir. Bu, okulun kendi imkânlarıyla karşılamakta zorlanacağı bir gider olabilir. Ödenek talebi için bürokratik süreçler gerekebilir. Ayrıca devam eden yıllarda elektrik faturasında artış yaşanacağı için idare mali sürdürülebilirlik kaygısı yaşayabilir. Çözüm olarak, sponsor arayışı, özel sektör iş birlikleri veya bakanlık projeleri üzerinden finansman sağlama yollarına başvurulmalıdır (örneğin, Bursa örneğinde Zorlu Enerji sponsorluğu ile finansman sorunu aşılmıştır).
  • Mevzuat ve İzin Süreçlerinin Karmaşıklığı: Elektrikli şarj istasyonu kurulumu birden fazla kurumun onayını gerektirebilir (belediye, dağıtım şirketi, EPDK, MEB vb.). Bu izin süreçleri, özellikle konuya aşina olmayan okul yönetimleri için karışık gelebilir. Hangi belgelerin hazırlanacağı, nerelere başvurulacağı tam bilinmediğinde zaman kaybı yaşanır. Örneğin, EPDK lisansı gerekmese bile lisans kavramının anlaşılması dahi karmaşa yaratabilir. Çözüm: Sürece başlamadan önce bir yol haritası çıkarıp gerekli adımları sırayla belirlemek, benzer proje yapmış okulların deneyimlerine başvurmak ve mümkünse uzman bir danışmandan destek almak.
  • Altyapı ve Teknik Kısıtlar: Eski binalarda elektrik altyapısı yetersiz olabilir. Örneğin birçok okulun trafo gücü sadece okul binasına göre planlanmıştır; ekstra 50-100 kW yük getirmek mümkün olmayabilir. Kablo kanalları, panolar ek yük için hazır olmayabilir. Trafo gücünü artırmak, yeni hat çekmek gibi işler gerekebilir ki bunlar hem maliyetli hem de zaman alıcıdır. Ayrıca okulun fiziksel yapısı (tarihi binalar, bahçede kazı yapılamaması vs.) teknik kısıtlamalar getirebilir. Çözüm: Önceden detaylı bir teknik keşif yapılarak, altyapı zayıflıkları tespit edilmeli ve proje bunlara göre ölçeklendirilmelidir. Gerekirse kapasite sınırlı tutulup ileride genişletme planlanabilir.
  • Kültürel ve Davranışsal Direnç: Yenilikler bazen alışkanlıkları zorlar. Okul personeli veya veliler arasında elektrikli araç kullanımı henüz yoksa, “Bizde elektrikli araç yok ki, ne gerek var?” gibi tepkiler gelebilir. Kaynakların farklı önceliklere (örneğin laboratuvar teçhizatı, spor salonu) harcanması gerektiğini düşünenler olabilir. Bu tür dirençler, projenin sahiplenilmesini etkileyebilir. Çözüm: Projenin çevresel ve eğitimsel faydaları hakkında okul topluluğunu bilgilendirmek, ileriyi düşünerek hareket etmek önemlidir. Belki ilk yıl az kullanılacak ama 5 yıl sonra çok gerekli olacak bir altyapı olduğu anlatılmalıdır.
  • Güvenlik Endişeleri: Okul yönetimi veya veliler, şarj istasyonunun güvenliği konusunda endişe duyabilirler (elektrik çarpması riski, yangın vs.). Bu endişeler nedeniyle çekimser davrananlar olabilir. Çözüm: Kullanılacak sistemin güvenlik donanımları (RCD, acil stop butonu, çocuk kilidi vs.) detaylı açıklanmalı, referanslarla bu sistemlerin güvenilirliği gösterilmelidir. Gerekirse bir teknik sunum veya demo yaparak, endişeler giderilebilir. İtfaiyeden veya uzman kuruluşlardan görüş alınıp paylaşılabilir.
  • Bakım ve İşletme Yükü: Okul yönetimi, istasyon kurulduktan sonra bunun bakımını üstlenme konusunda tereddüt yaşayabilir. Arıza olduğunda nasıl tamir edileceği, kimin bakacağı gibi sorular ortaya çıkar. Eğer anlaşmalı bir işletmeci yoksa, bu yük okul üzerine kalır ki teknik beceri ve zaman gerektirir. Çözüm: Mümkün mertebe bir şarj ağı firmasıyla anlaşarak bakım/işletme yükünü devretmek, ya da öğretmenlerden/teknik personelden bir ekip kurarak sorumlulukları paylaşmak. Ayrıca üretici firmanın servis desteği ve garanti koşulları en baştan netleştirilmelidir.
  • Kullanım Yoğunluğu ve Yönetimi: Başlangıçta beklenmeyen bir senaryo olarak, eğer istasyon çok popüler olursa (örneğin çevreden de araçlar gelmeye başlarsa) okul otoparkında yoğunluk yönetimi sorunu oluşabilir. Kısıtlı park alanı olan okullarda sadece elektrikli araçlara ayrılan yerler diğer araç sahiplerinin tepkisine yol açabilir. Çözüm: Net bir kullanım politikası belirlemek (sadece okul personeline/velilere mahsus, dışarıya kapalı veya saat kısıtlamalı gibi) ve bunu ilan etmek gerekir. Gerekirse bariyer veya kartlı erişim ile kontrol sağlanabilir.

Her proje gibi, elektrikli araç şarj istasyonu kurulumu da belirli zorluklara sahip. Ancak bu zorluklar öngörülebilir ve yönetilebilir niteliktedir. Siz, proje öncesinde iyi bir hazırlık yapıp paydaşlarla iletişimi güçlü tutarak ve riskleri planlayarak bu engelleri aşabilir, okulunuza değer katacak bu yeniliği başarılı bir şekilde hayata geçirebilirsiniz.

Okullar için elektrikli araç şarj istasyonu kurulumunda özel sektör iş birlikleri nasıl yapılır?

Okullarda elektrikli araç şarj istasyonu kurulumunu kolaylaştırmak için özel sektör iş birlikleri kritik bir rol oynayabilir. Enerji şirketleri, şarj ağı işletmecileri veya teknoloji firmalarıyla yapılacak ortaklıklar sayesinde, okullar hem maddi yükü hafifletebilir hem de teknik uzmanlıktan yararlanabilir. Bu iş birliklerinin nasıl gerçekleştirilebileceğine dair adımlar ve modeller şöyledir:

  • İhtiyaç ve Teklif Hazırlığı: Öncelikle okul, kendi projesinin bir taslağını hazırlar: Kaç adet istasyon, yaklaşık maliyet, beklenen faydalar vb. Ardından potansiyel işbirliği yapılabilecek firmalar tespit edilir. Ayrıca yerel elektrik dağıtım şirketleri ve otomotiv firmaları da sosyal sorumluluk kapsamında destek sağlayabilir. Okul yönetimi, bu firmalara yönelik niyet mektubu veya proje teklifleri hazırlayabilir. Bu tekliflerde okulun konumu, günlük araç sirkülasyonu, projenin eğitimsel boyutu gibi cezbedici noktalar vurgulanmalıdır.
  • İletişim ve Görüşmeler: Belirlenen firmalarla iletişime geçilir. Örneğin, Bursa projesinde İl Milli Eğitim Müdürlüğü doğrudan Zorlu Enerji ile iletişim kurarak protokol imzalamıştır. Okulunuzun ölçeğine göre, belki doğrudan bir enerji şirketi yerine bir yerel otomotiv bayisi ya da organize sanayi bölgesi yönetimi de partner olabilir. Görüşmelerde win-win (kazan-kazan) noktalarına odaklanılmalıdır: Firma, istasyon kurarak kendi ağına bir lokasyon ekleyecek ve marka görünürlüğü kazanacak; okul ise kurulum maliyetinden kurtulacak ve hizmet alacak. Özel sektör genelde reklam ve itibar getirisine bakar; dolayısıyla okulun projesini medya görünürlüğü, binlerce öğrenciye dokunma fırsatı gibi yönlerden sunmak etkili olabilir.
  • İş Modelinin Belirlenmesi: İş birliğinde hangi modelin uygulanacağı taraflarca kararlaştırılır. Yaygın modeller şunlardır:
    • Tamamen Sponsorluk: Firma tüm maliyeti üstlenir, istasyonu kurar. Okul ise alan tahsis eder ve kullanıma açar. Firma belki logosunu istasyona koyar, basın duyurusu yapar. Bu modelde okul genellikle kullanıcılardan ücret almaz; maliyet firmanın katkısı olarak kalır.
    • Ortak İşletme: Okul alanı verir, elektrik masrafına katlanır; şirket cihazı sağlar ve işletir. Gelir elde edilirse (ücretli kullanım varsa) belirli bir paylaşım oranı olabilir. Bu modelde şirket lisans sahibi olarak EPDK yükümlülüklerini yerine getirir. Okulun payına düşen gelir olursa bu genelde sembolik olur veya okul aile birliği aracılığıyla eğitime harcanır.
    • Hizmet Kiralama: Okul, firmadan bir veya daha fazla şarj istasyonunu kiralar. Aylık bir kira bedeli ödeyerek cihazı ve bakım hizmetini temin eder. Bu sayede başlangıç yatırımı gerekmez. Okul, isterse kullanıcıdan ücret alarak bu kira bedelini karşılayabilir.
    • Reklam Karşılığı Kurulum: Bazı teknoloji firmaları, okullara cihaz hibe edip karşılığında reklam anlaşması yapabilir. Örneğin istasyonun üzerinde firmanın markası belirgin şekilde yer alır veya okul etkinliklerinde sponsorluk sözü alır.
  • Resmi Anlaşma (Protokol): İşbirliği koşulları belirlendikten sonra yazılı bir protokole veya sözleşmeye dökülmelidir. Devlet okuluysa, Milli Eğitim Bakanlığı veya ilgili müdürlüğün de bu protokole taraf olması gerekebilir. Sözleşmede tarafların sorumlulukları (kurulum, bakım, elektrik ödemesi, sigorta, arıza durumları), cihaz mülkiyeti (belirli yıl sonunda kimin olacak), gelir paylaşımı (varsa yüzdeler) gibi detaylar açıkça yazılmalıdır. Örneğin Bursa’daki protokolde, istasyonların Zorlu Enerji’nin lisanslı ağına dahil olacağı, 5 yıl süreyle işletileceği gibi maddeler bulunduğu varsayılabilir.
  • Uygulama ve Takip: Anlaşma sonrası firma kurulumları yapar. Okul bu süreçte kolaylaştırıcı olur (çalışma saatleri ayarlanması, altyapı desteği vs.). İstasyon devreye girdikten sonra da okul-firma iletişimi devam etmelidir. Belirli periyotlarla değerlendirme toplantıları yapılabilir: Kullanım verileri gözden geçirilir, varsa aksaklıklar tartışılır. Bu iletişim sayesinde iş birliği sürdürülebilir kılınır.

Sonuç olarak, özel sektör iş birlikleri kazan-kazan anlayışıyla şekillendirildiğinde, okullar için büyük avantaj sağlar. Siz de okulunuz adına aktif bir şekilde firmalara ulaşarak, çevrenizdeki enerji ve teknoloji ekosisteminden destek talep edebilirsiniz. Bu sadece maddi değil aynı zamanda know-how desteği de getirir ve projeyi daha profesyonel bir düzeyde gerçekleştirme fırsatı sunar.

Okullar için elektrikli araç şarj istasyonu öğrenci ve personel kullanımı için nasıl düzenlenir?

Okul bünyesinde bir elektrikli araç şarj istasyonu kurulduğunda, istasyonun kimler tarafından, hangi koşullarda ve nasıl kullanılacağı önceden belirlenerek düzenlenmelidir. Bu hem adil bir kullanım sağlar hem de olası karışıklıkları önler. Aşağıda, öğrenciler ve personel açısından kullanım düzenlemesi için dikkat edilmesi gerekenler sıralanmıştır:

  • Hedef Kullanıcıların Belirlenmesi: Öncelikle, istasyonu kimlerin kullanabileceği netleştirilmelidir. Çoğu okulda ana kullanıcılar öğretmenler, idari personel ve okul servis aracı (eğer elektrikliyse) olacaktır. Öğrenciler genellikle reşit olmadıklarından kendi araçları olmaz, ancak lise veya üniversite düzeyinde elektrikli scooter, motosiklet gibi araçları olabilir. Bu durumda, küçük kapasiteli şarj talepleri için ayrı bir düzenleme gerekebilir (belki normal priz istasyonu veya adaptör gibi). Okul, sadece personel ve okul araçlarına mahsus tutabilir ya da veli ve ziyaretçilere de açık olabilir. Bu karar, kapasite ve güvenlik gibi faktörler gözetilerek alınmalıdır.
  • Rezervasyon ve Sıra Düzeni: Şarj noktası sayısı sınırlı olduğu için, birden fazla kullanıcı talebi olduğunda nasıl paylaşılacağı tanımlanmalıdır. Örneğin, okulda 3 elektrikli araç var ve 1 istasyon bulunuyorsa, bir rezervasyon sistemi oluşturulabilir. Bu basitçe okulun WhatsApp grubundan duyuru şeklinde bile olabilir: “Bugün A öğretmeni 09:00-12:00 arası şarj alacak, 12:00’den sonra B öğretmeni kullanacak” gibi. Daha gelişmiş bir yaklaşım, eğer istasyon bir operatör ağına bağlıysa, operatörün mobil uygulaması üzerinden randevu veya sıra takibi yapmaktır. Kimi şarj uygulamaları belirli bir istasyonda sıraya girme özelliği sunar. Okul içinde de bir panoya günlük kullanım planı asmak, kimin ne zaman kullandığını göstermek faydalı olabilir.
  • Kullanım Süresi ve Adabı: Her kullanıcı, makul bir süre boyunca şarj almalıdır. Okul idaresi, tam şarja ulaşsa bile aracın tüm gün istasyonu meşgul etmemesi için bir kural koyabilir. Örneğin, azami şarj süresi 4 saat olabilir. Bu sürenin sonunda aracın yerini değiştirmesi istenir. Ayrıca aracını şarjdan çeken kişinin kabloyu düzgün şekilde toplayıp kapağı kilitlemesi, park yerini boş bırakması gibi kurallar da hatırlatılmalıdır. Eğer bir kullanıcı unutup aracı tüm gün bırakırsa, idare nazikçe uyarı yapmalı, tekrarı halinde diğer kullanıcılara haksızlık olmaması için gerekirse yaptırım uygulamalıdır (örneğin bir sonraki gün öncelik vermemek gibi).
  • Ücretlendirme Politikası (Okul İçi): Okul, eğer elektrik giderini tamamen üstlenemiyorsa, personelden sembolik bir katkı payı talep edebilir. Bu tam anlamıyla “ticari satış” olmayıp, okul aile birliği fonuna bağış gibi kurgulanabilir. Örneğin her öğretmen aylık 50 TL şarj katkısı yapar, bu da okulun elektrik faturasına destek olur. Ancak birçok okul, kullanım sık olmadığı müddetçe personeline ücretsiz sunmayı tercih edecektir, zira miktarlar genelde düşük kalır ve eğitim çalışanlarına bir motivasyon unsuru olur. Siz okul yöneticisi olarak, bütçenize göre adil bir karar verebilirsiniz.
  • Kartlı/Şifreli Erişim: İstasyonun istenmeyen kişilerce kullanımını engellemek adına bir erişim kontrol yöntemi belirlenebilir. Eğer istasyon bir şarj ağı firmasına bağlı değil de bağımsız çalışıyorsa, basit RFID kartlı çözümler mevcut. Okul, her elektrikli araç kullanıcısına bir RFID kart verir; istasyonu sadece bu kart ile etkinleştirilebilir hale getirir. Alternatif olarak, kilitli bir pano şalteri ile sadece yetkililerin enerjiyi açması sağlanabilir. Örneğin, okul teknik personeli istasyonun ana anahtarını elinde tutar, kullanmak isteyen ona haber verir, o da enerjiyi açar. Bu pratikte biraz zahmetli olsa da tam kontrol sağlar.
  • Öğrenciler İçin Kurallar: Eğer öğrenciler elektrikli bisiklet, scooter gibi araçları şarj etmek istiyorsa (küçük kapasiteli pil demek, normal priz de yeterli olabilir), bunun da düzenlemesi gerekir. Belki bahçede ayrı bir priz istasyonu veya kilitli dolap içinde priz imkânı sunulabilir. Bu durumda öğrenciler kendi adaptörleriyle bağlar, belli bir süre sonra alır. Okul bu hizmeti genelde ücretsiz verir ancak suistimalleri önlemek için gözetim gerekir. Elektrikli bisiklet şarj noktası ayrı tutulursa, araba şarj istasyonunu meşgul etmeden küçük araçların ihtiyacı karşılanır.
  • Acil Durum ve Sorun Prosedürü: Kullanım esnasında herhangi bir sorun (aracın şarj olmaması, kablonun kilitlenip açılmaması, vb.) çıkarsa kullanıcı kime başvuracağını bilmelidir. Bu nedenle, okul içi kullanım yönergesinde, “Herhangi bir arıza durumunda okulun elektrik teknisyenine veya X kişisine haber verin, onun olmadığı zaman Y idareciyle iletişime geçin” gibi talimatlar yer almalıdır. Bu hem güvenlik için hem de cihaz ömrü için önemlidir; kimse müdahale etmeden yetkilinin sorunu çözmesi sağlanır.
  • İletişim ve Bilgilendirme: Tüm bu düzenlemeler, okul personeline ve ilgili öğrencilere açıkça duyurulmalıdır. Belki bir “Sık Sorulan Sorular” bülteni, belki bir toplantı ile bu kurallar anlatılır. Ayrıca yeni elektrikli araç edinen biri olduğunda (yeni bir öğretmen mesela) bu kurallar kendisine de iletilmelidir. Okul panosunda veya istasyonun yanında kuralları özetleyen bir tabela asılması, herkesin hatırlaması açısından faydalıdır.

Özetle, şarj istasyonunun sağlıklı işletilmesi için düzenli bir kullanım planı ve kurallar bütünü şarttır. Siz, bu kuralları adil, şeffaf ve uygulanabilir şekilde koyduğunuz takdirde, hem öğrenciler hem personel istasyondan en verimli şekilde yararlanabilecektir. Bu, okul içinde yeni bir teknoloji kullanılırken oluşabilecek anlaşmazlıkların da önüne geçer.

Okullar için elektrikli araç şarj istasyonu ile elektrik faturası nasıl yönetilir?

Elektrikli araç şarj istasyonunun devreye girmesiyle okulun elektrik tüketimi artacağından, elektrik faturası yönetimi önemli bir konu haline gelir. Okullar genellikle kısıtlı bütçelerle işlediği için, eklenen bu yeni yükün fatura üzerindeki etkisini takip etmek ve yönetmek gerekir. İşte bu konuda izlenebilecek yöntemler ve dikkat edilmesi gereken noktalar:

  • Ayrı Ölçüm ve Takip: Mümkünse, şarj istasyonunun tüketimini ayrı bir ölçüm cihazıyla izlemek faydalı olur. Bu bir alt sayaç olabilir. Şarj istasyonu panosuna takılan bir alt sayaç, aylık ne kadar kWh tüketildiğini net olarak gösterir. Böylece okul, genel elektrik faturası içinde şarja giden payı hesaplayabilir. Örneğin, okulun toplam tüketimi ayda 10.000 kWh iken alt sayaç şarj için 500 kWh gösteriyorsa, istasyonun %5 ekstra yük getirdiği anlaşılır. Bu veri, ileride bütçe planlarken veya kullanıcı katkısı belirlerken objektif bir temel sunar. Bazı şarj üniteleri kendi yazılımları içinde de detaylı tüketim raporu verebilir; eğer bağlı oldukları bir ağ varsa, o ağ portalından da izlenebilir.
  • Tüketimi Dengeleme ve Tarife Yönetimi: Okulunuz, elektrik tarifesini optimize ederek maliyeti yönetebilir. Türkiye’de ticarethane aboneleri için tek zamanlı (sabit fiyat) veya çok zamanlı (gündüz-puant-gece farklı fiyat) seçenekleri vardır. Eğer şarj işlemleri çoğunlukla gündüz ise tek zamanlı tarife daha avantajlı olabilir; zira çok zamanlı tarifede puant (17:00-22:00) fiyatları yüksektir. Tam tersi, eğer okul pansiyonlu ve araçlar gece de kalabiliyorsa, gece tarifesi ucuz olduğundan çok zamanlı tarife avantajlı olabilir. Siz, okulunuzun kullanım profilini analiz ederek en uygun tarifeye geçebilirsiniz. Bu konuda bağlı olduğunuz elektrik tedarik şirketinin tarifelerini incelemek ve gerekirse değiştirmek mümkündür (yılda bir kez tarife tipi değiştirme hakkı olur genelde).
  • Enerji Verimliliği Önlemleri: Şarj istasyonu elektrik tüketimini artırsa da, okul genelinde başka verimlilik tedbirleri alınarak toplam fatura yükselişi dengelenebilir. Örneğin, okul aydınlatmasını LED’e çevirmek, eski klimaları enerji tasarruflu modellerle yenilemek gibi adımlar, şarj istasyonunun harcadığı enerjiyi kompanse edebilir. Böylece genel tüketim aynı tutulurken bir kısmı araçlara kaydırılmış olur. Bu entegre yaklaşım, Milli Eğitim Bakanlığı’nın da hedeflediği “enerji verimli okul” konseptine uygundur. Hatta belki şarj istasyonu kurulumu vesilesiyle enerji yönetimi bilinci artar ve okulda kapsamlı bir enerji tasarrufu kampanyası başlatılabilir.
  • Yenilenebilir Kaynak Kullanımı: Yukarıda da değindiğimiz gibi, okul çatısına kurulan bir güneş enerjisi sistemi, şarj istasyonunun tüketiminin önemli bir bölümünü karşılayabilir. Özellikle yaz aylarında üretim fazla olacağından, okul tatilken bile şarj istasyonu kullanımını (servis araçları veya yaz okuluna gelenler için) bedavaya yakın hale getirebilir. Şebekeye verilen fazla enerji, dağıtım şirketiyle mahsuplaşarak kış aylarında kullanılabilir. Dolayısıyla yenilenebilir enerji yatırımı, uzun vadede faturayı yönetmenin en etkili yoludur.
  • Bütçeleme ve Fonlama: Okul idaresi, şarj istasyonundan kaynaklı elektrik gideri için yıllık bütçesinde ayrı bir kalem oluşturabilir. Bu kalem, okul aile birliği fonlarından veya proje desteklerinden beslenebilir. Örneğin, bir sene boyunca şarjdan dolayı 5.000 TL fazla fatura geleceği öngörülüyorsa, okul aile birliği bir kampanya düzenleyerek bu miktarı karşılayabilir. Veya ilgili firmanın sponsorluk anlaşmasına bu işletme gideri de dahil edilebilir. Bazı anlaşmalarda, operatör firma elektriği kendi sayacından verir ve kullanıcıdan tahsil eder, böylece okulun faturasına yansımaz; ancak bu durumda okulun lisanssız enerji satışı yapmaması gerekir.
  • Kullanıcı Katkısı (Ücretlendirme): Eğer okul, elektrik maliyetini tamamen üstlenemiyorsa adil bir kullanıcı katkı modeli uygulayabilir. Daha önce de bahsettiğimiz gibi, personelden cüzi bir aylık sabit ücret veya kWh başına düşük bir bedel alınabilir. Bu, fatura şişkinliğini engeller. Örneğin, her kWh için 1 TL katkı bedeli belirlense ve o ay 300 kWh tüketim olmuşsa, toplam 300 TL personel arasında paylaştırılır (kimin ne kadar kullandığına göre). Bu miktarlar yüksek olmadığından genelde kabul edilebilir olacaktır. Ancak bu model lisans ve vergi boyutuyla dikkatli ele alınmalı; resmi bir satış olmadığı, sadece gider paylaşımı olduğu vurgulanmalıdır.
  • Fatura Analizi ve Anormallikler: Şarj istasyonu devreye girdikten sonraki ilk birkaç ay, elektrik faturaları dikkatle incelenmelidir. Beklenenden çok daha yüksek bir artış var mı, yoksa marjinal mi? Eğer bir anormallik varsa (örneğin istasyon boşta da fazla çekim yapıyor ya da başka bir sorun var) erkenden fark edilir. Belki de istasyonun devreye girmesiyle okulun reaktif güç cezası gibi durumları oluşmuştur (yük profilinin değişmesinden ötürü). Bu durumda kompanzasyon sistemine müdahale etmek gerekebilir. Dolayısıyla fatura kalemleri (aktif enerji, reaktif, puant vs.) tek tek izlenmelidir.

Özetle, siz okulunuzda elektrik faturası yönetimini proaktif bir şekilde ele alır ve yukarıdaki önlemleri uygularsanız, şarj istasyonunun bütçenize getirdiği ek yükü kontrol altında tutabilirsiniz. Bu sayede çevreci bir uygulamayı sürdürürken mali dengenizi de korumuş olursunuz. Unutmayın ki, elektrikli araç şarjının yaygınlaşmasıyla ileride muhtemelen eğitim kurumları için de özel tarife veya teşvikler gündeme gelebilir; gelişmeleri takip ederek okulunuzun lehine olan seçenekleri değerlendirmek de önemlidir.

Kaynakça

  1. Resmî Gazete (25 Mart 2021) – Otopark Yönetmeliğinde Değişiklik: Yeni yapılacak binalarda otopark yerlerinin %5’inin elektrikli araçlara uygun hazırlanması şartı.
  2. Resmî Gazete (2 Nisan 2022) – Şarj Hizmeti Yönetmeliği: EPDK tarafından yayımlanan ve şarj ağı işletmeci lisansı ile tarifeleri düzenleyen yönetmelik.

Elektrikli Araç Şarj İstasyonu Kurulumu

Hastaneler İçin Elektrikli Araç Şarj İstasyonu Kurulumu
Otel İçin Elektrikli Araç Şarj İstasyonu Kurulumu
Site İçin Elektrikli Araç Şarj İstasyonu Kurulumu
Kafeler İçin Elektrikli Araç Şarj İstasyonu Kurulumu
Villa İçin Elektrikli Araç Şarj İstasyonu Kurulumu
Avm İçin Elektrikli Araç Şarj İstasyonu Kurulumu
Restoran İçin Elektrikli Araç Şarj İstasyonu Kurulumu
Üniversiteler İçin Elektrikli Araç Şarj İstasyonu Kurulumu
Otopark İçin Elektrikli Araç Şarj İstasyonu Kurulumu
Ev İçin Elektrikli Araç Şarj İstasyonu Kurulumu
Müstakil Ev İçin Elektrikli Araç Şarj İstasyonu Kurulumu
Ofis İçin Elektrikli Araç Şarj İstasyonu Kurulumu
Akaryakıt İstasyonları İçin Elektrikli Araç Şarj İstasyonu Kurulumu
Plazalar İçin Elektrikli Araç Şarj İstasyonu Kurulumu
Rezidanslar İçin Elektrikli Araç Şarj İstasyonu Kurulumu
Taksi Durakları İçin Elektrikli Araç Şarj İstasyonu Kurulumu
Dinlenme Tesisleri İçin Elektrikli Araç Şarj İstasyonu Kurulumu
Apartman İçin Elektrikli Araç Şarj İstasyonu Kurulumu

EÇE Enerji, 2018 yılında, Türkiye sanayisinin öncülerinden EGE ÇELİK’ in güvencesiyle kuruldu. İlk adımda İzmir Aliağa’da bulunan EGE ÇELİK tesislerine elektrik tedariki sağlarken kısa sürede enerji tedarik sektöründe güvenilir, istikrarlı ve sürdürülebilir hizmet sunan bir marka haline geldi.

Bugün, 81 ilde bulunan müşterilerine elektrik tedarik eden EÇE Enerji, GES yatırımları, yeşil enerji tedariki, araç şarj istasyonu hizmetleri ile müşterilerine enerjinin birçok alanında destek veren bir iş ortağı konumundadır. Enerji sektöründe şeffaflık, kalite ve sürdürülebilirlik ilkeleriyle hareket eden EÇE Enerji; teknolojiyi ve yenilikçiliği merkeze alan anlayışıyla geleceğin ihtiyaçlarına bugünden cevap vermektedir.

Diğer Bloglar
EÇE Enerji ile güvenilir ve sürdürülebilir
elektrik tedarikine başlayın.